whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

Kültür tüketim değildir!

Türkiye’de olsun ilçemizde olsun yapılan eğlenceler kültürümüzü sadece tüketime çeker. ettiği değerden mahrum bırakır. Böyle etkinliklerde üretmek yerine tüketmek; sorgulamak yerine oyalamak öne çıkarılmaktadır. Yazan, çizen, düşünen insanlar sistemli bir biçimde görünmez hale getirilerek değersizleştiriliyor. Bu yozlaşmanın bir diğer boyutu ise yöresel festivallerde oluyor. Son yıllarda birçok federasyonun ve derneğin düzenlediği bu festivallerde, eğlence sermayesi gruplarının çıkarları kültür değerlerinin önüne geçiyor. Kültürler sadece müzikten ibaret değildir. Kültür aynı zamanda anlatıdır, sahnedir, görüntüdür, sözlü tarihtir. Kültür; anlatmakla başlar, aktarmakla sürer, yaşatmakla kalıcı hale gelir. Bir festival yalnızca karnımızı doyurmakla kalmamalı, hafızamızı da beslemelidir. Çünkü kültürel hafıza, bir toplumun geleceğe tutunabilmesi için en sağlam köprüdür. Eğer bu köprü yıkılırsa, toplum önce kimliğini, sonra da benliğini kaybeder. Köy orta oyunları, halk hikâyeleri, yerel resim sergileri gibi etkinlikler festivallerin asli unsurları olmalıdır. Kadınların anlattığı masallar, çocukların oynadığı sahneler, gençlerin yaptığı çizimler bu ruhun yaşamasını sağlar. Yapılan etkinliklerde sadece sahne alan sanatçılar değil; gerçek kültür insanları davet edilmelidir: Yerel şairler, halk tiyatroları, hikâye anlatıcıları ve köy ozanları gibi… Çoğu zaman kültür, eğitimin sınırlı olduğu ve geçim derdinin ağır bastığı bölgelerde bir lüks gibi görünür. Oysa kültür, yoksulluğa karşı en güçlü dirençtir. Bir insan hikâyesini anlatabildiği sürece vardır. Anlatılamayan hikâyeler zamanla unutulur; unutulan toplumlar da kendi köklerinden uzaklaşır. İzlediğimiz kadarıyla yapılan festivaller ne yazık ki halkın üretkenliğini değil, tüketmesini öne çıkarıyor. Oysa gerçek kültür, sessiz ve kalıcıdır. Festival ruhu; halkın sözüyle, sanatıyla, emeğiyle var olur. Kültür evrenseldir evet, ama yerelden beslenir. Kökünü kaybeden bir ağaç ne kadar yeşerebilir ki? Kültürü yaşatmak kalemle, sözle ve eylemle güç kazanır. Kültür, sadece eğlenmek değil; anlatmak, aktarmak ve yaşatmaktır.
Ekleme Tarihi: 30 June 2025 - Monday

Kültür tüketim değildir!

Türkiye’de olsun ilçemizde olsun yapılan eğlenceler kültürümüzü sadece tüketime çeker. ettiği değerden mahrum bırakır.

Böyle etkinliklerde üretmek yerine tüketmek; sorgulamak yerine oyalamak öne çıkarılmaktadır. Yazan, çizen, düşünen insanlar sistemli bir biçimde görünmez hale getirilerek değersizleştiriliyor.

Bu yozlaşmanın bir diğer boyutu ise yöresel festivallerde oluyor. Son yıllarda birçok federasyonun ve derneğin düzenlediği bu festivallerde, eğlence sermayesi gruplarının çıkarları kültür değerlerinin önüne geçiyor.

Kültürler sadece müzikten ibaret değildir. Kültür aynı zamanda anlatıdır, sahnedir, görüntüdür, sözlü tarihtir. Kültür; anlatmakla başlar, aktarmakla sürer, yaşatmakla kalıcı hale gelir. Bir festival yalnızca karnımızı doyurmakla kalmamalı, hafızamızı da beslemelidir. Çünkü kültürel hafıza, bir toplumun geleceğe tutunabilmesi için en sağlam köprüdür. Eğer bu köprü yıkılırsa, toplum önce kimliğini, sonra da benliğini kaybeder.

Köy orta oyunları, halk hikâyeleri, yerel resim sergileri gibi etkinlikler festivallerin asli unsurları olmalıdır. Kadınların anlattığı masallar, çocukların oynadığı sahneler, gençlerin yaptığı çizimler bu ruhun yaşamasını sağlar.

Yapılan etkinliklerde sadece sahne alan sanatçılar değil; gerçek kültür insanları davet edilmelidir: Yerel şairler, halk tiyatroları, hikâye anlatıcıları ve köy ozanları gibi…

Çoğu zaman kültür, eğitimin sınırlı olduğu ve geçim derdinin ağır bastığı bölgelerde bir lüks gibi görünür. Oysa kültür, yoksulluğa karşı en güçlü dirençtir. Bir insan hikâyesini anlatabildiği sürece vardır. Anlatılamayan hikâyeler zamanla unutulur; unutulan toplumlar da kendi köklerinden uzaklaşır. İzlediğimiz kadarıyla yapılan festivaller ne yazık ki halkın üretkenliğini değil, tüketmesini öne çıkarıyor. Oysa gerçek kültür, sessiz ve kalıcıdır. Festival ruhu; halkın sözüyle, sanatıyla, emeğiyle var olur. Kültür evrenseldir evet, ama yerelden beslenir. Kökünü kaybeden bir ağaç ne kadar yeşerebilir ki? Kültürü yaşatmak kalemle, sözle ve eylemle güç kazanır. Kültür, sadece eğlenmek değil; anlatmak, aktarmak ve yaşatmaktır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.