whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

Dünya dönüşüm çağında

Akademisyen Alphan Telek, dünyadaki protestoları evrensel gazetesine yaptığı değerlendirmesinde "Sistem son derece kırılgan hale geldi, gelişmiş batılı ülkelerde dahi protestolar yoğunlaştı. Dünya bir dönüşüm çağında ve sistem çatırdıyor. İnsanlar yeni bir kardeşlik ağı inşa ediyorlar, sadece henüz bunun küresel olduğunun farkında değiller. 2008’de başlayan hareketlerde, hükümetler son derece güçlüydü ve değişime direnmişlerdi. Bugün böyle bir şansları yok çünkü sistem son derece kırılgan hale geldi, gelişmiş batılı ülkelerde dahi” ifadelerine yer verdi. Değerlendirmeleri son derece yerinde aynı görüşteyim. 2017 yılının sonunda Tunus ve İran’da büyük sosyal patlamalar yaşandı. İnsanlar sokaklara döküldüler. Her iki ülkedeki eylemlerin ortak motivasyonu ekmek talebiydi. Ancak ekmek burada bir sembol. Esas olarak insanların hem Tunus’ta hem İran’da sosyal adalet talebiyle ayaklandıklarını gördük. Hiç de küçük eylemler değildi. İran’daki eyaletlerin yüzde 85’i bu eylemlere katılmıştı. Daha sonra Ermenistan’da benzer eylemler meydana geldi ve Ermenistan’a yıllardır hükmeden siyasal elitler görevi bırakmak zorunda kaldılar. Bu eylemlerin devamının geleceği aşikârdı. Eylemlerin nedeninin son 40 yıldır dünyanın her yerinde dayatılan ekonomik ve siyasal politikalardır. Son 40 yıldır ortaya konulan politikaların bir adaletsizlik durumu yarattığını gözlemledik. Dahası teknolojik dönüşümün getirdiği yeni toplumsal sistem altında yepyeni bir sınıfsal yapı ile karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Ancak yeni sınıf yapısında toplumda giderek büyüyen bir güvencesizler sınıfı ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu sınıf dünya ölçeğinde serveti elinde biriktiren ve insanları siyaseten baskılayan elitlere karşı son derece öfkeli. Protestolarda eşitlik ve katılım talebi öne çıkıyor. 2017 sonunda başlayan, daha sonra Fransa’da Sarı Yelekliler özelinde küresel anlam kazanan bu eylemlerin sahnesindeki ilk çıkışıdır. Şu anda Lübnan’da, Şili’de, Azerbaycan’da, Çin’de, Fransa’da, İspanya’da benzer toplumsal gruplar benzer taleplerle ayaklanmış durumdalar. Bu onları birleştiren küresel şartların benzerliğinden dolayı. Dünya sınıfların dönüşünü yaşıyor ve daha da yaşayacak ama 1970’lerdeki haliyle değil. Yeni semboller, yeni anlamlar, yeni savaşım alanları olacak çünkü toplum ve teknoloji geçmiştekiyle son derece farklı. Söz konusu eylemlere bakacak olduğumuzda, hepsinde eşitlik ve katılım talebinin öne çıktığını görüyoruz. Protestoların genel anlamında egemen sınıflara şunu demek istiyorlar ‘Bizi vergilendirme ve yönetme tarzınızı değiştirin’ Evet bu eylemler hem sosyal hem de siyasal adalet talebiyle ortaya çıkmış güvencesizlerin patlamalarıdır. Şu an dünyanın her yerinde gerçekleşen eylemler sanki sosyal volkanik kuşak patlamasıdır. Yenidünya düzeninde uygulanan ekonomik ve siyasal politikalar insanlarda büyük bir öfke ve stres yaratıyor. Bunların sonucunda adeta bir toplumsal enerji birikimine şahit oluyoruz. Sudan’da geçen yıl başlayan ekmek isyanında ülkesini on yıllardır baskıyla yöneten Ömer El Beşir yönetimi düştü. Cezayir’de 20 yıldır yönetimde bulunan Buteflika Şubat ayında başlayan eylemler sonrası görevi bıraktı. Şili’de ve Lübnan’da hükümetler geri adım atmak zorunda kaldılar. Fransa’da Macron yönetimi Sarı Yeleklileri teskin etmek için önlemler paketi açıkladı. Kısacası dünya bir dönüşüm çağında ve sistem çatırdıyor. İnsanlar yeni bir kardeşlik ağı inşa ediyorlar, sadece henüz bunun küresel olduğunun farkında değiller. Büyük küresel güçlerin yer altı ve yer üstü madenlerin bol olduğu ülkeleri işgallerinden sonra özelleştirme reformlarını devreye soktular, piyasacı önlemler aldılar. İnsanlar büyük güvenlik korkularıyla mücadele ederken kamunun yaptığı bütün yatırımlar ve kazanımlar tüm dünyada zenginlere peşkeş çekildi. Dünyadaki küresel protesto hareketlerinin haklı ve meşru bir tepkisidir.
Ekleme Tarihi: 01 Kasım 2019 - Cuma

Dünya dönüşüm çağında

Akademisyen Alphan Telek, dünyadaki protestoları evrensel gazetesine yaptığı değerlendirmesinde "Sistem son derece kırılgan hale geldi, gelişmiş batılı ülkelerde dahi protestolar yoğunlaştı. Dünya bir dönüşüm çağında ve sistem çatırdıyor. İnsanlar yeni bir kardeşlik ağı inşa ediyorlar, sadece henüz bunun küresel olduğunun farkında değiller. 2008’de başlayan hareketlerde, hükümetler son derece güçlüydü ve değişime direnmişlerdi. Bugün böyle bir şansları yok çünkü sistem son derece kırılgan hale geldi, gelişmiş batılı ülkelerde dahi” ifadelerine yer verdi.

Değerlendirmeleri son derece yerinde aynı görüşteyim. 2017 yılının sonunda Tunus ve İran’da büyük sosyal patlamalar yaşandı. İnsanlar sokaklara döküldüler. Her iki ülkedeki eylemlerin ortak motivasyonu ekmek talebiydi. Ancak ekmek burada bir sembol. Esas olarak insanların hem Tunus’ta hem İran’da sosyal adalet talebiyle ayaklandıklarını gördük. Hiç de küçük eylemler değildi. İran’daki eyaletlerin yüzde 85’i bu eylemlere katılmıştı. Daha sonra Ermenistan’da benzer eylemler meydana geldi ve Ermenistan’a yıllardır hükmeden siyasal elitler görevi bırakmak zorunda kaldılar. Bu eylemlerin devamının geleceği aşikârdı. Eylemlerin nedeninin son 40 yıldır dünyanın her yerinde dayatılan ekonomik ve siyasal politikalardır. Son 40 yıldır ortaya konulan politikaların bir adaletsizlik durumu yarattığını gözlemledik. Dahası teknolojik dönüşümün getirdiği yeni toplumsal sistem altında yepyeni bir sınıfsal yapı ile karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Ancak yeni sınıf yapısında toplumda giderek büyüyen bir güvencesizler sınıfı ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu sınıf dünya ölçeğinde serveti elinde biriktiren ve insanları siyaseten baskılayan elitlere karşı son derece öfkeli. Protestolarda eşitlik ve katılım talebi öne çıkıyor. 2017 sonunda başlayan, daha sonra Fransa’da Sarı Yelekliler özelinde küresel anlam kazanan bu eylemlerin sahnesindeki ilk çıkışıdır. Şu anda Lübnan’da, Şili’de, Azerbaycan’da, Çin’de, Fransa’da, İspanya’da benzer toplumsal gruplar benzer taleplerle ayaklanmış durumdalar. Bu onları birleştiren küresel şartların benzerliğinden dolayı. Dünya sınıfların dönüşünü yaşıyor ve daha da yaşayacak ama 1970’lerdeki haliyle değil. Yeni semboller, yeni anlamlar, yeni savaşım alanları olacak çünkü toplum ve teknoloji geçmiştekiyle son derece farklı. Söz konusu eylemlere bakacak olduğumuzda, hepsinde eşitlik ve katılım talebinin öne çıktığını görüyoruz. Protestoların genel anlamında egemen sınıflara şunu demek istiyorlar ‘Bizi vergilendirme ve yönetme tarzınızı değiştirin’ Evet bu eylemler hem sosyal hem de siyasal adalet talebiyle ortaya çıkmış güvencesizlerin patlamalarıdır.

Şu an dünyanın her yerinde gerçekleşen eylemler sanki sosyal volkanik kuşak patlamasıdır. Yenidünya düzeninde uygulanan ekonomik ve siyasal politikalar insanlarda büyük bir öfke ve stres yaratıyor. Bunların sonucunda adeta bir toplumsal enerji birikimine şahit oluyoruz.

Sudan’da geçen yıl başlayan ekmek isyanında ülkesini on yıllardır baskıyla yöneten Ömer El Beşir yönetimi düştü. Cezayir’de 20 yıldır yönetimde bulunan Buteflika Şubat ayında başlayan eylemler sonrası görevi bıraktı. Şili’de ve Lübnan’da hükümetler geri adım atmak zorunda kaldılar. Fransa’da Macron yönetimi Sarı Yeleklileri teskin etmek için önlemler paketi açıkladı. Kısacası dünya bir dönüşüm çağında ve sistem çatırdıyor. İnsanlar yeni bir kardeşlik ağı inşa ediyorlar, sadece henüz bunun küresel olduğunun farkında değiller.

Büyük küresel güçlerin yer altı ve yer üstü madenlerin bol olduğu ülkeleri işgallerinden sonra özelleştirme reformlarını devreye soktular, piyasacı önlemler aldılar. İnsanlar büyük güvenlik korkularıyla mücadele ederken kamunun yaptığı bütün yatırımlar ve kazanımlar tüm dünyada zenginlere peşkeş çekildi. Dünyadaki küresel protesto hareketlerinin haklı ve meşru bir tepkisidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.