whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

Akil insanlara ihtiyaç var

Seydişehir’in kanaat önderi dediğimiz aydın akil insanlara ihtiyaç vardır. Siyasi bir taraf gözetmeyen, memleketin bekası için gerektiğinde kendi kırmızıçizgisini aşabilen, akılla ve mantıkla hareket edebilen insanlar tarafından oluşan bir nevi akil insanlar meclisi bulunmalı. Yaşam deneyimi, genel kültürü, bilgisi ve yaşı itibariyle toplum tarafından değer verilen, nüfuzu olan kişilere “akil insan” diyebiliriz. Akil insan sıfatını taşıyanlar gerek bilgileri, gerek hayat tecrübeleri ve gerekse toplum sorunlarına karşı olan duyarlılıklarından dolayı “akil” olmanın yanında “kâmil insan” sıfatını da taşıyabilirler. Değerler, toplumun özenle koruması gereken varlıklarıdır. Bu konuda kendisine düşen görev nedeni ile aydın kişi, bu değerlerin yıpratıldığına tanık olduğu durumlarda bunları korumak ve savunmak için gerekenleri yapar ve bu konuda çevreye örnek davranışlar sergiler. Aydın insan, söylediklerinin sorumluluğunu taşıma, kanıta ve araştırmalara dayalı bilgilerin dahi günün koşullarına ve duruma göre değişebileceği gerçeğini kabul ederek, eskilere bağnazca takılıp kalmadan doğruları arama, mantık çerçevesinde olayları objektif olarak değerlendirme ve mantıklı sonuca ulaşma gibi ilkelere bağlı kalır. Bunlar aynı zamanda aydına karşı güven duygusunu destekleyen çabalardır. Seydişehir’de aydın insanların oluşturduğu bir sivil inisiyatif ne yazık ki yoktur. Oysa aydın insanlarca oluşturulan bir sivil meclis olsaydı sizce ilçemiz bugünkü durumunda mı olurdu? Yerel olsun genel olsun siyasiler olup biteni objektif olarak göremezler. Ne kadar objektif olarak baktıklarını iddia etseler bile bu durum eşyanın tabiatına aykırıdır. Aydın insanların (tamamen bağımsız) tespit ettiği sorunlar ve yanına eklenmiş çözüm önerileri birer dosya halinde siyasilere sunulsa nasıl olur? Örneğin siyasi çevrelerin kavgalarını gören ve duyan akil insanlar heyeti, bu tarafları birleştirici bir rol oynasa şahane olmaz mı? Hayatın başka alanları içinde geçerlidir. Seydişehir’in birinci sorunu bu; aydın insanlarımız kabuklarına çekilmiş vaziyette olan biteni izliyor. Onları arayıp bulup meclis oluşturulması sağlanmalıdır. Bu iradeye ihtiyacımız var. Amerikalı yazar, şair ve filozof Ralph Emerson, asırlar önce şu sözü söyler; Uygarlığın gerçek ölçüsü; ne nüfus çokluğu, ne kentlerin büyüklüğü, ne de üretim bolluğudur. Gerçek ölçü, ülkenin yetiştirdiği insanların nitelikleridir. 
Ekleme Tarihi: 10 Aralık 2017 - Pazar

Akil insanlara ihtiyaç var

Seydişehir’in kanaat önderi dediğimiz aydın akil insanlara ihtiyaç vardır. Siyasi bir taraf gözetmeyen, memleketin bekası için gerektiğinde kendi kırmızıçizgisini aşabilen, akılla ve mantıkla hareket edebilen insanlar tarafından oluşan bir nevi akil insanlar meclisi bulunmalı.

Yaşam deneyimi, genel kültürü, bilgisi ve yaşı itibariyle toplum tarafından değer verilen, nüfuzu olan kişilere “akil insan” diyebiliriz. Akil insan sıfatını taşıyanlar gerek bilgileri, gerek hayat tecrübeleri ve gerekse toplum sorunlarına karşı olan duyarlılıklarından dolayı “akil” olmanın yanında “kâmil insan” sıfatını da taşıyabilirler. Değerler, toplumun özenle koruması gereken varlıklarıdır. Bu konuda kendisine düşen görev nedeni ile aydın kişi, bu değerlerin yıpratıldığına tanık olduğu durumlarda bunları korumak ve savunmak için gerekenleri yapar ve bu konuda çevreye örnek davranışlar sergiler. Aydın insan, söylediklerinin sorumluluğunu taşıma, kanıta ve araştırmalara dayalı bilgilerin dahi günün koşullarına ve duruma göre değişebileceği gerçeğini kabul ederek, eskilere bağnazca takılıp kalmadan doğruları arama, mantık çerçevesinde olayları objektif olarak değerlendirme ve mantıklı sonuca ulaşma gibi ilkelere bağlı kalır. Bunlar aynı zamanda aydına karşı güven duygusunu destekleyen çabalardır.

Seydişehir’de aydın insanların oluşturduğu bir sivil inisiyatif ne yazık ki yoktur. Oysa aydın insanlarca oluşturulan bir sivil meclis olsaydı sizce ilçemiz bugünkü durumunda mı olurdu?

Yerel olsun genel olsun siyasiler olup biteni objektif olarak göremezler. Ne kadar objektif olarak baktıklarını iddia etseler bile bu durum eşyanın tabiatına aykırıdır. Aydın insanların (tamamen bağımsız) tespit ettiği sorunlar ve yanına eklenmiş çözüm önerileri birer dosya halinde siyasilere sunulsa nasıl olur? Örneğin siyasi çevrelerin kavgalarını gören ve duyan akil insanlar heyeti, bu tarafları birleştirici bir rol oynasa şahane olmaz mı? Hayatın başka alanları içinde geçerlidir.

Seydişehir’in birinci sorunu bu; aydın insanlarımız kabuklarına çekilmiş vaziyette olan biteni izliyor. Onları arayıp bulup meclis oluşturulması sağlanmalıdır. Bu iradeye ihtiyacımız var.

Amerikalı yazar, şair ve filozof Ralph Emerson, asırlar önce şu sözü söyler; Uygarlığın gerçek ölçüsü; ne nüfus çokluğu, ne kentlerin büyüklüğü, ne de üretim bolluğudur. Gerçek ölçü, ülkenin yetiştirdiği insanların nitelikleridir. 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.