whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

Umudu yitirmemek

Hakikat biziz aslında. Tekrar tekrar  okunan  bir şiirin en güzel kafiyesi gibi. Yaşamaya dair sebeplere tutunmak gibi. Yüreğinde daima kocaman bir teselli taşımak gibi. Bir ilaç gibi. İnsan olmanın özünden doğmak gibi. Yaşama dair tüm gibiler. Sözün özü yaşama sevincini oluşturan umudu yitirmemek. Doğruluk insanların sahip olması gereken en güzel erdemdir. Hayata geldiğimizden bu güne dek bize aşılanan en güzel şeydir “dürüstlük”.  Dürüst olmak insanlığın özünden geçer. İnsanın abartısız bir biçimde yanlışlarıyla ve hatalarıyla kendisinden emin olmasıdır. Bu nedenle  her insan insanlardaki yerini kendisi belirler. Bir kitabın önsözü gibi  her şey bizden ibaret olup yalnızca bizim elimizdedir. Hayatımızda yollarımızı ayırdığımız insanlar olur. Kimi zaman bu bizden kaynaklanır kimi zaman ise o insandan doğan sebeplerdendir. Gerçek şu ki zaman ilerledikçe en yakınımızdan bile uzaklaşıyoruz yerli yersiz nedenler doğrultusunda. Bu insan ailemizden,  en yakın arkadaşımız, iş arkadaşımız olabiliyor. Koskocaman bir bağ ile zamanla tanımlıyoruz hatta o kadar emin bir şekilde “O benim 10 senelik arkadaşım, çok yakınız.” diyebiliyoruz zaman zaman. Peki, ne kadar yakın? Bunu hiç sorduk mu kendimize? Bu genellikle de dilden dile aktarılıp işittiğimiz cümlelerden kaynaklanıyor. Sahi neydi o konuşmalarda var olan cümleler,  olumsuz ise “beddua”  doğru olduğunun kanıtı yokken işitilen ise “dedikodu” diye adlandırdığımız.  Peki, değer mi hiçbir ispatı bile olmayan doğru kabul ettiğimiz cümlelerle hem kendimizi hem de değer verdiğimiz o insanları kaybetmemiz. Aslında beddua diye bir şey yoktur sadece insanoğlu körü körüne inanarak hareket ediyor. İşte biz hayatın özüne bu yüzden varamıyoruz. Bunları yaşadıktan sonra ise tarafsızca unutmayı öğretiyor yaşam bize. En kötüsüyse içimizde bir pişmanlık oluşturarak “keşke” ile başlayan cümlelerle birlikte. Hayatta kimseye güvenmeyeceksin demek anlamsız fakat insan kime ilk defa güveneceğini hesaplamalı çünkü  insanı şu hayata bağlayan tek şey sadakattir. Bu nedenle bizi hayata bağlayan kişiler zamanla sayılı kişiler olur. Onları da bu denli anlamsızca kaybetmemiz yanlıştır. İnsanın yapabileceği en acı şey kendisine olan güvenini kaybetmesidir.
Ekleme Tarihi: 04 Mart 2019 - Pazartesi

Umudu yitirmemek

Hakikat biziz aslında. Tekrar tekrar  okunan  bir şiirin en güzel kafiyesi gibi. Yaşamaya dair sebeplere tutunmak gibi. Yüreğinde daima kocaman bir teselli taşımak gibi. Bir ilaç gibi. İnsan olmanın özünden doğmak gibi. Yaşama dair tüm gibiler. Sözün özü yaşama sevincini oluşturan umudu yitirmemek.

Doğruluk insanların sahip olması gereken en güzel erdemdir. Hayata geldiğimizden bu güne dek bize aşılanan en güzel şeydir “dürüstlük”.  Dürüst olmak insanlığın özünden geçer. İnsanın abartısız bir biçimde yanlışlarıyla ve hatalarıyla kendisinden emin olmasıdır. Bu nedenle  her insan insanlardaki yerini kendisi belirler. Bir kitabın önsözü gibi  her şey bizden ibaret olup yalnızca bizim elimizdedir.

Hayatımızda yollarımızı ayırdığımız insanlar olur. Kimi zaman bu bizden kaynaklanır kimi zaman ise o insandan doğan sebeplerdendir. Gerçek şu ki zaman ilerledikçe en yakınımızdan bile uzaklaşıyoruz yerli yersiz nedenler doğrultusunda. Bu insan ailemizden,  en yakın arkadaşımız, iş arkadaşımız olabiliyor. Koskocaman bir bağ ile zamanla tanımlıyoruz hatta o kadar emin bir şekilde “O benim 10 senelik arkadaşım, çok yakınız.” diyebiliyoruz zaman zaman. Peki, ne kadar yakın? Bunu hiç sorduk mu kendimize? Bu genellikle de dilden dile aktarılıp işittiğimiz cümlelerden kaynaklanıyor. Sahi neydi o konuşmalarda var olan cümleler,  olumsuz ise “beddua”  doğru olduğunun kanıtı yokken işitilen ise “dedikodu” diye adlandırdığımız.  Peki, değer mi hiçbir ispatı bile olmayan doğru kabul ettiğimiz cümlelerle hem kendimizi hem de değer verdiğimiz o insanları kaybetmemiz. Aslında beddua diye bir şey yoktur sadece insanoğlu körü körüne inanarak hareket ediyor. İşte biz hayatın özüne bu yüzden varamıyoruz. Bunları yaşadıktan sonra ise tarafsızca unutmayı öğretiyor yaşam bize. En kötüsüyse içimizde bir pişmanlık oluşturarak “keşke” ile başlayan cümlelerle birlikte.

Hayatta kimseye güvenmeyeceksin demek anlamsız fakat insan kime ilk defa güveneceğini hesaplamalı çünkü  insanı şu hayata bağlayan tek şey sadakattir. Bu nedenle bizi hayata bağlayan kişiler zamanla sayılı kişiler olur. Onları da bu denli anlamsızca kaybetmemiz yanlıştır.

İnsanın yapabileceği en acı şey kendisine olan güvenini kaybetmesidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.