Seydişehir turizm açısından en önemli gezilip görülecek yerlerden biridir. Lakin, UNESKO listesinde tarihi doğal güzelliklerimizden her hangi birisi temsil edilemedi. Suğla gölümüz elden çıkınca istenilen düzeyde tanıtımı yapılamadı. Turistik amaçlı gölde tekne gezileri bile yapılamıyor. Gölün çevresine seyyar lokantalar açıp sazan ve yağ balığımızın tadını turistlere ikram edemedik. Yahu o göl ve çevresine 50 yıl ilçenin kanalizasyonu ve evsel atıklar akıtıldı. Bu nasıl vicdansızlıktı?
Aslında Seydişehir doğal ve tarihi varlığı ile büyük bir turizm potansiyeline sahip. Ne var ki, bilerek ya da bilmeden turizm varlığımıza büyük zararlar veriyoruz.
Turistin aradığı doğal ve tarihi güzelliklerdir. Buraları tahrip etmeden misafirlere bu güzellikleri gösterebilmek marifettir. Bakın Seydişehir merkezinde kaç tane eski kafesli tarihi evler kaldı? O güzelim sokakları evleri çeşmeleri bahçeleri hunharca betonlaştırılmış cennet mekânlarımız yok ettik! Binde bir yabancı turist gelse de onları cezp etmiyor. Tercihleri Beyşehir oluyor.
Ne yazık ki, çevre ve tarih bilincimizde yok olmuş. İlçemizin ana merkez etrafını neredeyse enerji üssüne çevirdik. Ekolojik doğallığımız her geçen yıl yok oluyor. Yağmur suları toprakla buluşmuyor. Ilıca tepesindeki doğal güzelliklerimizin tahrip edilmesinden kim sorumlu? Tarihi ılıca tepesi sit alanı ama şahıslar buralar bizim diye hep çevirmişler. Bu sorun giderek büyüyecek ve yakın bir gelecekte en güzel turizm alanımız yok olacak! Ilıca tepesindeki şeker leblebi ağaçları bile yok olmaya yüz tuttu. Sadece ortak değerlerimizin bir kaçını hatırlattık.
Turist, doğanın yok edildiği, sağlıklı içme su kaynaklarının olmadığı bir coğrafyada tatil yapmaz! Bakın, geçen yıl doğru dürüst bir kış yaşayamadık! Yaz ayındayız barajlarımızdaki su kaynakları oldukça düştü. Çünkü doğanın dengesini yok ediyoruz! Arkadaş biz, nasıl sorumsuz insan haline geldik. Turizm, bir şehre en büyük ekonomik kaynaklardan birini sağlar. Turizm, ulusal bir ekonomik faaliyettir. Aklı, vicdanı ve bilinci olanlar bir kere daha düşünsün!