whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

Seydişehir ve alüminyum gerçeği

Alüminyum bu kentin varlık nedeni. 1960 lı yıllarda bölgede keşfedilen bu zengin enerji kaynağı sayesinde Seydişehir bölge de bir anda öne çıktı. Bu durum yerli yabancı birçok insanın ve yatırımcının da buraya girmesine yol açtı. Elbette böyle stratejik bir ürünün yer altında bırakılması düşünülemezdi. Nitekim öyle de olmuş ve Antalya’nın Akseki ilçesine kadar olan Alüminyum boksit cevheri üretim alanı olarak belirlenmiş. Bölgenin ana işlevi Alüminyum üretimi olarak tanımlanmış. Böylece bu kıymetli beyaz altın, ülkenin her yerinden ekmeğinin peşinde koşan binlerce insanı da yeni bir memleket inşası için bir araya getirmiş oldu. O yeni memleketin adı Seydişehir’di. Yani çalışmak için iş vardı. Gel görkü liberalizm politikaları özelleştirmeleri körükledi. Sermayedarlar kendi servetlerine bu varlıklarımızı hemen katıverdiler. Halkın bir dönemden sonra yaşaması için doğru dürüst bir şehri bile kalmadı. Seydişehir’in sermayeleşmesinden sonra ilçeye gelen şirketlerin gözünde burası sadece geçici bir iş alanıydı. Şirketler kazanacak, devlet payını alacak, çalışanlar da karnını zar zor doyurup emekli olabilirlerse memleketlerine dönecekler. Ülkenin en güzel yerleşimlerinden biri olma potansiyelini taşıyan Seydişehir gerçeği bir anda hayalete dönüşmüştü. O günlerde kimsenin bunu düşünecek hali yoktu. Modernizasyonun önünü tıkayıp özelleştirmeden başka bir seçenek bırakmayanlar ne dağdaki cevheri ne de fabrikayı kurtarmaya yetmedi.  Buna koşut olarak sağlıklı bir kentleşme gereksinimi bile düşünülemedi? Acaba bu genlerimizdeki göçebe ruh muydu yoksa insanı kul gören itaat kültürünün bir sonucu muydu bilemedik gitti. Devlet Seydişehir’i nasıl geri bıraktı? Kamusal yatırımlarla ülkenin Almanya’sı olan Seydişehir Geçen 50 yıllık süreçte bu değerli Alüminyum cevheri ve fabrikası çağın tamamen dışında kaldı. Kent ve kentleşme, enerji ve endüstri kavramlarından tamamen uzak bir yapıdan rasyonel bir planlama olmadı. Dolayısıyla siyasetçiler de baş ağrıtan bu soruna el atmaktan uzak durdular.
Ekleme Tarihi: 10 Aralık 2020 - Perşembe

Seydişehir ve alüminyum gerçeği

Alüminyum bu kentin varlık nedeni. 1960 lı yıllarda bölgede keşfedilen bu zengin enerji kaynağı sayesinde Seydişehir bölge de bir anda öne çıktı. Bu durum yerli yabancı birçok insanın ve yatırımcının da buraya girmesine yol açtı.

Elbette böyle stratejik bir ürünün yer altında bırakılması düşünülemezdi. Nitekim öyle de olmuş ve Antalya’nın Akseki ilçesine kadar olan Alüminyum boksit cevheri üretim alanı olarak belirlenmiş. Bölgenin ana işlevi Alüminyum üretimi olarak tanımlanmış. Böylece bu kıymetli beyaz altın, ülkenin her yerinden ekmeğinin peşinde koşan binlerce insanı da yeni bir memleket inşası için bir araya getirmiş oldu.

O yeni memleketin adı Seydişehir’di. Yani çalışmak için iş vardı. Gel görkü liberalizm politikaları özelleştirmeleri körükledi. Sermayedarlar kendi servetlerine bu varlıklarımızı hemen katıverdiler. Halkın bir dönemden sonra yaşaması için doğru dürüst bir şehri bile kalmadı.

Seydişehir’in sermayeleşmesinden sonra ilçeye gelen şirketlerin gözünde burası sadece geçici bir iş alanıydı. Şirketler kazanacak, devlet payını alacak, çalışanlar da karnını zar zor doyurup emekli olabilirlerse memleketlerine dönecekler.

Ülkenin en güzel yerleşimlerinden biri olma potansiyelini taşıyan Seydişehir gerçeği bir anda hayalete dönüşmüştü. O günlerde kimsenin bunu düşünecek hali yoktu.

Modernizasyonun önünü tıkayıp özelleştirmeden başka bir seçenek bırakmayanlar ne dağdaki cevheri ne de fabrikayı kurtarmaya yetmedi.  Buna koşut olarak sağlıklı bir kentleşme gereksinimi bile düşünülemedi? Acaba bu genlerimizdeki göçebe ruh muydu yoksa insanı kul gören itaat kültürünün bir sonucu muydu bilemedik gitti.

Devlet Seydişehir’i nasıl geri bıraktı?

Kamusal yatırımlarla ülkenin Almanya’sı olan Seydişehir

Geçen 50 yıllık süreçte bu değerli Alüminyum cevheri ve fabrikası çağın tamamen dışında kaldı. Kent ve kentleşme, enerji ve endüstri kavramlarından tamamen uzak bir yapıdan rasyonel bir planlama olmadı.

Dolayısıyla siyasetçiler de baş ağrıtan bu soruna el atmaktan uzak durdular.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.