Geleceğe sürekli geçmişten bakmak sıkıntı doğurur. Ülkemizde bazı “aydınlar” tarafından ülke meselelerini “imparatorluk devamı” bakış ile anlatıyor. Yeni Osmanlıcılık adı altın da ülkemizde yükselen imparatorluk fikrini ele almaktadır. İmparatorluklar devri 20. yüzyılın başında sona ermiş, sona ererken de birçok yıkımı beraberinde getirmiştir. Yenidünya düzeninde üniter devlet yapısı bile kendini zor bela korurken, imparatorluk düşüncesiyle hareket etmek felaketle sonuçlanabilir. Bu fikrin en büyük tehlikesi “büyüyeyim” derken giderek küçülmeye doğru gitmektir. Zor bir coğrafyada yaşıyoruz! Çünkü hem geçmişten gelen meselelerin devam ettiği hem de geleceğin şekillendiği hepsinin iç içe geçtiği bir yerdir. Ülkemiz ise bu karmaşıklığın her zaman ortasında olmuştur. Böylesi zor bir ortamda devletimizi devam ettirmek üzere geçmişte kalan romantik fikirlere bel bağlamak tehlike arz eder. Zaten geçmişe bakıldığında bugün konuşulan birçok fikrin denendiği ve başarısız olduğu aşikârken denenmişi tekrar denemek abesle iştigal olacaktır. Güçlenerek var olmayı hedeflemeliyiz. Yoksa sürdürülebilir bir varlığımızı devam ettirmenin de imkânı kalmaz.