Her yıl yaz aylarında kesinlikle bir orman yangını meydana geliyor. O gün her şey konuşuluyor sonrası ise önlemler alınmadan unutulup gidiyor. Bir sonraki yangına kadar! Hep böyle tekrarlanıyor. Yıldırım veya kasıtlı yakmalar olmadan ormanlarda kendiliğinden yangın çıkmaz. Bu nedenlerden birisi yangın çıkarır. Birincisi yaz sıcakları gelmiş önlem alınmamış. Allaha şükrediyorsun fakat tedbir yok! İkincisi Bu bölgeler turizm yerleri binlerce turist gelir. Ülkeler arası rekabetten olabilecek orman yangınları çıkartılabilir. Geçmişte bunlar hep oldu ve turistler buralardan hep kaçtı. Orman içlerine otel yaptık, villalar kondurduk. Maden sahalarına açtık. Orman sahalarını tahrip etmek için yangınların yanı sıra elimizden ne gelirse yaptık. Şimdi her tarafımız yanıyor. Ortada yangın söndürme uçağı yetersiz. Ben Orhan Doğu döneminde Türk hava kurumu yönetiminde 4 yıl bulundum. Ankara’ya THK tesislerine muhtarlar la birlikte defalarca gittik ve o yangın söndürme uçaklarını gördük. Sonra Enes Acar başkanlığında gittim ve o zamanda o uçakları yerinde gördüm hepsi de çalışırdı. Bu uçakları şimdi kullanamıyoruz. Ormanların çeşitli afetlerle yok olması mevsimleri değiştirdi. Kuraklık hat safhaya çıktı. Yağmur yağmıyor. Öldürücü hava kirliliği aldı başını gidiyor. Oksijen deposu olan alanları yok ediyoruz. Önlem almak için bir faciamı daha yaşanması mı gerekir? Yoksa yine gelecek yıla kadar unutup gidecek miyiz? Geçmiş yıllarda hem haberlerim de hem de köşe yazılarımda Seydişehir ılıca tepesinin korunması için hep yazdım. Orası ilçemizin oksijen deposudur. Maalesef orasını kaybediyoruz. Muhataplarına hatırlatılır!