whatsapp
Enver Haykır
Köşe Yazarı
Enver Haykır
 

Yalnızlaşıyoruz

Bizim çocukluğumuzda telefon yoktu. İnternet nedir bilinmezdi. Radyo dinlerdik. Sonra siyah beyaz televizyonlar çıktı. Köyde bir veya iki televizyon. Zaten sadece akşam altıdan sonra yayın başlar gece yarısı olmadan da biterdi. Evin büyüğü haberlere kitlenir. Haberlerden sonra diziler ailece izlenirdi. Önemli bir şeyde yoksa komşularla kapı önünde veya bahçede yerlere serilen minderlere boylu boyunca oturulup muhabbetin keyfine doyulmazdı. Ötekileşmenin olmadığı dönemlerdi. Laz’ı, kürdü, çerezi, araba, köylüsü, kentlisi, alevi, Sünni ayrımı bile olmadan birlik ve beraberlik içinde yaşardık. Hepimiz birdik. İnsanlık vardı iyi gün kötü gün demeksizin paylaşımcı insanlık. Birimizin düğünü nişanı kınası sünneti olsa bütün köy seferber olur ne yapılması gerekiyorsa herkes bir şeyler yapabilmek için eksik bir eşyasını alabilmek için adeta seferber olurlardı Zaman su gibi akıyor geçen günler geri gelir mi? gelmez! Ama o geçmişte yaşananların geri gelmeyeceği kesin. Hepsi de birer hoş seda olarak hafızalarda kaldı. Önce TV kanalları çoğaldı sonra her eve TV girmeye hatta gece gündüz yayınlara başladı. Sokakta çocuk sesleri kesilmeye başladı gündüz kuşağındaki çizgi filmler akşam dizi filmler yarışma programları, sokaktaki çelik çomaktan, saklambaçtan yakan toptan daha cazibeli geldi. Zaman geçti birde baktık ki cep telefonu diye bir icat karşımızda kısa sürede herkesin cebine girdi. Gün geldi insanlar uzaklaşmaya komsu sohbetlerini terke başladı. Her gün yediği içtiği ayrı gitmeyen aileler arkadaşlıklar daha az ve nadiren görüşmelere başladı. Bir birimizden uzaklaştık. Nedensiz bir teknoloji batağı dostlukları bitirmeye başladı. Birde baktık ki internet denen illet girmiş evlere herkesin cebinde telefon herkes ayrı bir âlem. Anne whatsapp tan dedikodularda, çocuklar hepsi ayrı ayrı odalarında. Neredeyse bir araya gelemez olduk. Son iki yıldır da korona virüs salgını bu gidişin tuz biberi oldu. Nereye gidiyoruz ve bunun sonu ne olacak bilen var mı yok mu? Yalnızlığa doğru gidiyoruz. Bu gidişatı ne gören var ne de dur diyen.
Ekleme Tarihi: 10 Ağustos 2021 - Salı

Yalnızlaşıyoruz

Bizim çocukluğumuzda telefon yoktu. İnternet nedir bilinmezdi. Radyo dinlerdik. Sonra siyah beyaz televizyonlar çıktı. Köyde bir veya iki televizyon. Zaten sadece akşam altıdan sonra yayın başlar gece yarısı olmadan da biterdi. Evin büyüğü haberlere kitlenir. Haberlerden sonra diziler ailece izlenirdi. Önemli bir şeyde yoksa komşularla kapı önünde veya bahçede yerlere serilen minderlere boylu boyunca oturulup muhabbetin keyfine doyulmazdı.

Ötekileşmenin olmadığı dönemlerdi. Laz’ı, kürdü, çerezi, araba, köylüsü, kentlisi, alevi, Sünni ayrımı bile olmadan birlik ve beraberlik içinde yaşardık.

Hepimiz birdik. İnsanlık vardı iyi gün kötü gün demeksizin paylaşımcı insanlık. Birimizin düğünü nişanı kınası sünneti olsa bütün köy seferber olur ne yapılması gerekiyorsa herkes bir şeyler yapabilmek için eksik bir eşyasını alabilmek için adeta seferber olurlardı

Zaman su gibi akıyor geçen günler geri gelir mi? gelmez! Ama o geçmişte yaşananların geri gelmeyeceği kesin.

Hepsi de birer hoş seda olarak hafızalarda kaldı. Önce TV kanalları çoğaldı sonra her eve TV girmeye hatta gece gündüz yayınlara başladı.
Sokakta çocuk sesleri kesilmeye başladı gündüz kuşağındaki çizgi filmler akşam dizi filmler yarışma programları, sokaktaki çelik çomaktan, saklambaçtan yakan toptan daha cazibeli geldi.

Zaman geçti birde baktık ki cep telefonu diye bir icat karşımızda kısa sürede herkesin cebine girdi. Gün geldi insanlar uzaklaşmaya komsu sohbetlerini terke başladı. Her gün yediği içtiği ayrı gitmeyen aileler arkadaşlıklar daha az ve nadiren görüşmelere başladı. Bir birimizden uzaklaştık. Nedensiz bir teknoloji batağı dostlukları bitirmeye başladı. Birde baktık ki internet denen illet girmiş evlere herkesin cebinde telefon herkes ayrı bir âlem.

Anne whatsapp tan dedikodularda, çocuklar hepsi ayrı ayrı odalarında. Neredeyse bir araya gelemez olduk.

Son iki yıldır da korona virüs salgını bu gidişin tuz biberi oldu.

Nereye gidiyoruz ve bunun sonu ne olacak bilen var mı yok mu?

Yalnızlığa doğru gidiyoruz. Bu gidişatı ne gören var ne de dur diyen.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.