whatsapp

Venezuela tehdit altında

ANALİZ (SG) - Seydişehir Gündem | 14.12.2025 - 20:15, Güncelleme: 14.12.2025 - 20:15
 

Venezuela tehdit altında

ABD’nin Venezuela işgalciliğine karşı Latin Amerika dayanışması giderek gelişiyor.
ABD emperyalizmi, Venezuela’yı önce denizden çevreledi. Sonra ise tarihte benzeri olmayan şekilde ABD tek taraflı olarak Venezuela hava sahasını “kapattığını” ilan etti. Bunun yegane anlamı, egemen bir ülkenin hava sahasının işgalidir. Venezuela tarihi boyunca ABD’nin arka bahçesiydi. Venezuela petrolünden en büyük kârı hep ABD tekelleri elde ediyordu. Halka ise açlık ve yoksulluk düşüyordu. Bolivarcı rejimin temel prensibi petrolün kamulaştırılması ve petrol gelirlerinin yoksullukla mücadelede, sosyal programlarda kullanılmasıydı. Bolivarcı rejim altında serbestçe çalışan tekelci burjuva muhalefetinin programı ise tam tersiydi: Petrolün özelleştirilmesi ve yoksul halk üzerinde diktatörlük. 2001’den günümüze Venezuela’da yapılan tüm seçimlerde işçiler ve yoksul halk Bolivarcı programa oy vererek bu rejimi ayakta tutmuştur. Nobel Barış Ödülü verilen Machado gibi sağ muhalifler ise büyük milli sahiplerinin ve varlıklı kesimlerin oylarını alarak azınlıkta kalmışlardır. Machado’nun “barış” istediği ise kocaman bir yalandır. Trump yönetimi haydutça yöntemlerle Maduro’yu devirmeye çalışıyor. Trump, amacının petrolü ele geçirmek olduğunu gizlemeye dahi gerek görmüyor. Ancak bu haydutluğu sınırlayan iki önemli unsur var. İlkin, Venezuela’ya yönelik, bu tür müdahalelerin dayanağı her daim Kolombiya olmuştur. Ancak bu kez Kolombiya’nın başında solcu bir başkan var; Gustavo Petro da bir Bolivarcıdır. Petro, yola Bolivar’ın heykelinden kılıcı koparıp “Bolivar’ın kılıcı artık ellerimizde” diyerek çıkan M-19 hareketinden geliyor. Trump’ın emperyalist saldırısına destek olması beklenemez. İkinci olarak, Venezuela’nın iç konjonktürde, emekçi halk kitleleri Bolivarcıları tutuyor. Venezuela Bolivarcı Silahlı Kuvvetleri halkı silahlandırarak doğru bir adım attı. Tam çaplı bir işgal hareketi ABD’yi bataklığa sürükler. Bu hatayı yaparsa ABD, tıpkı Rusya’nın Ukrayna’da düştüğü pozisyona düşer. Salt Maduro’yu hedefleyen sınırlı bir saldırı ise Venezuela’da rejim değişikliğine yetmez. Bolivarcı hareket tüm devlete hâkimdir; hızla Maduro’nun yerine yeni bir lider geçebilir. ABD’nin saldırganlığı Latin Amerika’da geniş yığınları harekete geçirerek, son yıllarda küllenmiş olan Bolivarcığı da diriltecektir. ABD işgalciliğine karşı Latin Amerika dayanışması gelişecektir. Dış dünya:
ABD’nin Venezuela işgalciliğine karşı Latin Amerika dayanışması giderek gelişiyor.

ABD emperyalizmi, Venezuela’yı önce denizden çevreledi. Sonra ise tarihte benzeri olmayan şekilde ABD tek taraflı olarak Venezuela hava sahasını “kapattığını” ilan etti. Bunun yegane anlamı, egemen bir ülkenin hava sahasının işgalidir. Venezuela tarihi boyunca ABD’nin arka bahçesiydi. Venezuela petrolünden en büyük kârı hep ABD tekelleri elde ediyordu. Halka ise açlık ve yoksulluk düşüyordu.

Bolivarcı rejimin temel prensibi petrolün kamulaştırılması ve petrol gelirlerinin yoksullukla mücadelede, sosyal programlarda kullanılmasıydı. Bolivarcı rejim altında serbestçe çalışan tekelci burjuva muhalefetinin programı ise tam tersiydi: Petrolün özelleştirilmesi ve yoksul halk üzerinde diktatörlük. 2001’den günümüze Venezuela’da yapılan tüm seçimlerde işçiler ve yoksul halk Bolivarcı programa oy vererek bu rejimi ayakta tutmuştur. Nobel Barış Ödülü verilen Machado gibi sağ muhalifler ise büyük milli sahiplerinin ve varlıklı kesimlerin oylarını alarak azınlıkta kalmışlardır. Machado’nun “barış” istediği ise kocaman bir yalandır.

Trump yönetimi haydutça yöntemlerle Maduro’yu devirmeye çalışıyor. Trump, amacının petrolü ele geçirmek olduğunu gizlemeye dahi gerek görmüyor. Ancak bu haydutluğu sınırlayan iki önemli unsur var. İlkin, Venezuela’ya yönelik, bu tür müdahalelerin dayanağı her daim Kolombiya olmuştur. Ancak bu kez Kolombiya’nın başında solcu bir başkan var; Gustavo Petro da bir Bolivarcıdır. Petro, yola Bolivar’ın heykelinden kılıcı koparıp “Bolivar’ın kılıcı artık ellerimizde” diyerek çıkan M-19 hareketinden geliyor. Trump’ın emperyalist saldırısına destek olması beklenemez. İkinci olarak, Venezuela’nın iç konjonktürde, emekçi halk kitleleri Bolivarcıları tutuyor. Venezuela Bolivarcı Silahlı Kuvvetleri halkı silahlandırarak doğru bir adım attı. Tam çaplı bir işgal hareketi ABD’yi bataklığa sürükler. Bu hatayı yaparsa ABD, tıpkı Rusya’nın Ukrayna’da düştüğü pozisyona düşer. Salt Maduro’yu hedefleyen sınırlı bir saldırı ise Venezuela’da rejim değişikliğine yetmez. Bolivarcı hareket tüm devlete hâkimdir; hızla Maduro’nun yerine yeni bir lider geçebilir.

ABD’nin saldırganlığı Latin Amerika’da geniş yığınları harekete geçirerek, son yıllarda küllenmiş olan Bolivarcığı da diriltecektir. ABD işgalciliğine karşı Latin Amerika dayanışması gelişecektir.

Dış dünya:

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.