Yeşilçam’ın asi ruhu: Fatma Girik

1942 yılında İstanbul’da işçi bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Fatma Girik’in çocukluğu oldukça mütevazı geçti.

Ailesine destek olmak için okulu yarıda bırakmak zorunda kaldı. Komşuları film setlerinde figüranlık yapıyordu, annesi Münevver Hanım’la birlikte onların peşinden setlere gitmeye başladı.  İşte o gün sinema onun kaderini yazmaya başladı. Asıl çıkışı 1957 yapımı Leke adlı filmle oldu ama henüz kimse onun yıldızını fark etmemişti. Ta ki Memduh Ün’ün yönettiği ölüm Peşimizde filmiyle kamera karşısına geçene kadar.  Bu film onun kariyerinde dönüm noktası oldu. O sırada sadece 13 yaşındaydı ve hayallerden çok, evine ekmek götürme derdindeydi. Henüz 15 yaşındaki Fatma Girik, Memduh Ün’ün dikkatini çekmişti. Bu sırada bir başka ünlü isim Talat Artemel de Fatma Girik’i beğenmiş, ailesine talip olmak içinotomobil bile göndermişti.  Ancak annesi bu olay üzerine Girik’in setlere gitmesini yasakladı. Zamanla Memduh Ün ve Fatma Girik arasında başlayan arkadaşlık, yıllara yayılan ömürlük bir aşka dönüştü. O dönem Memduh Ün 38 yaşlarındaydı. Aralarındaki yaş farkına rağmen ilişkileri, sevgi ve saygı üzerine kuruldu. Girik, yıllar sonra bu aşkı şöyle anlattı: “Beni incitmedi, kadınlık gururumla hiç oynamadı. Onu anlatırken gözlerim doluyor, tüylerim diken diken oluyor. Daha da büyüyor aşk biçim değiştirdikçe, yok olma ihtimali hiç kalmıyor. O sen, sen o oluyorsun. Onu doktora götürmeyi kimselere bırakamam, ne yiyeceğini benden başka kimse düşünemez, ilaç saatini benim kadar iyi kimse bilemez, neden üzülüp, neye sinirlenip, neye sevineceğini ben kendim gibi bilirim ve hayatı onun için öyle kurgularım.'” SHP’den aday oldu ve İstanbul Şişli Belediye Başkanı seçildi. Bu görevini 1994’e kadar sürdürdü. Daha sonra ekranlara Söz Fato’da adlı televizyon programıyla döndü. 24 Ocak 2022’de, Kovit 19’a bağlı zatürre ve organ yetmezliği nedeniyle 79 yaşında hayata gözlerini yumdu. Ölmeden önce vasiyetini açıklayan Girik, 'Bir gün elbet ölümü tadacağım. Memduh’a (Ün) kavuşacağım. Ölüm kötü bir şey değil. Kötü olsa Allah ölümü vermezdi. Biz gideceğiz ki ardımızdan yenileri gelsin. Öldüğümde öyle büyük bir uğurlama ya da tören istemiyorum. Gülriz Sururi gibi sessiz sedasız çekip gitmek istiyorum' demişti.  Ardında ise sadece filmler değil; bir dönemin kalbine kazınan anılar, güçlü bir kadın figürü ve büyük bir aşk bıraktı. 80’den fazla film çevirdi. Yaşlanmış olman, Nadide bir çiçek olmana engel değil! Sen tabiat gibisin, Ruhunun güzelliği ile güzelsin Fatma Girik anısına. Ruhu şad mekânı cennet olsun.