Seydişehir’in kaderini değiştiren çoban Mümin dedenin hikayesi

Seydişehir’in kaderini değiştiren maden dede lakaplı, Mümin Demiroğlu’nun hikayesi.

(Görüntülü) Konya'nın Seydişehir ilçesine bağlı Madenli köyünde 1956 yılında bir çobanın keçilerini otlatırken tesadüfen bulduğu alüminyum madeni, şehrin kalkınmasına katkı sağladı. 1956 yılında Seydişehir’in orta Toros dağlarında hayvan otlatırken gördüğü taşların farklı bir yapıya sahip olduğunu fark eden Mümin Demiroğlu, bulduğu kırmızı taşları şehire getirip Kasap Abdullah Suluçay’a gösterir. Sonra bu kırmızı taş parçalarını Ankara MTA’ya gönderir. Aynı yıl MTA tarafından Almanya’ya gönderilir. Köye gelen Uzman Jeoloji Mühendisleri Mümin Demiroğlu’nu da yanlarına alarak dağlarda 45 gün beraber inceleme yaparlar. Alman Jeolog ’un raporu neticesinde, 1961 yılında MTA sondaj çalışmalarına başlar ve mevcut rezervler tespit edilir.  Hiç evlenmeyen sosyal güvencesi de olmayan Mümin Demiroğlu, on binlerce kişinin çalışıp emekli olduğu fabrikanın kurulmasına sebep oldu. 20.01.2013 yılında 93 yaşındayken vefat etti. Akyol Mezarlığı'na defnedildi. Yetkililer tarafından onure edilmedi. Maden dedenin yaşadığı (Keçili Elmesud/ İlmesud) köyünü tanıyalım: Madenli köyünde yaşayıp vefat eden Mümin Demiroğlu’nun köyünü KON TV tarafından çekilen ve maden dede dediğimiz Mümin Demiroğlu ile yapılan konuşmayı ve köyünü birlikte izleyelim. Osmanlı kayıtlarında ElMesud şeklinde kaydedilen yerleşim yerini halk İlmesut olarak telaffuz eder. Her ne kadar Türkçe isim tamlaması yapısına uymasa da il sözcüğü Eski Türkçe barış ve huzur içinde yaşanan yer, diğer bir ifadeyle "yurt, memleket, ülke anlamına gelen sözcük olarak düşünülebilir. Anadolu Selçuklu Devletinin hükümdarlarından II. Gıyaseddin Mes'ud'un bu bölgede konakladığına inanıldığı için köyün adının il Mesud "Mesud'un memleketi" olduğu düşünülmektedir. 56. Osmanlı Devleti’nde padişah adlarına dayanan yapı ve yerleşim yeri adları olduğu bilinmektedir. Konya'nın uzun yıllar Selçuklu Devletine merkezlik yaptığı göz önünde bulundurulduğunda Anadolu Selçuklu hükümdarı Mes'ud'un anısına köye isminin verilmesi ihtimal dâhilindedir. Köyün adındaki el, Arapça izafet takısı olarak düşünülmüş ve köyün adı 1968'de Keçili olarak değiştirilmiştir. Keçili adı dağlık alanda vadi yamacına kurulu köyde bolca keçi (keçi eti) bulunmasıyla ilgilidir. Daha sonra bölgede boksit madeninin bulunması nedeniyle köyün adı Madenli köyü olarak değiştirilmiştir.