CHP’li Milletvekilleri Beyşehir gölüne sahip çıktılar
Basın açıklamasında konuşan CHP Parti Meclisi Üyesi ve Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver Beyşehir gölünün Türkiye’nin en önemli tabiat varlıklarından birisini olduğunu belirterek, “Beyşehir Gölü gerçekten sadece Beyşehir’in değil, tüm Türkiye’nin en önemli tabiat varlıklarından doğal kaynaklarından birisidir. Bu anlamda Beyşehir Gölünün korunması gerekiyor. Bu doğal güzelliğin ve kaynağın korunması oldukça önem arz ediyor. Bu konuda üç şeye ihtiyaç var bence. Birincisi, Beyşehirli hemşerilerimizin ve civar bölgede yaşayan Beyşehir Gölünün suyundan, kıymetlerinden faydalanan bu yöre insanının bu önemli varlığa öncelikle sahip çıkması lazım. İkincisi Beyşehir gölünün kurumasının önlenmesi için herkes duyarlı olmalıdır. Bu duyarlılığı Beyşehir halkımız, Beyşehirli hemşerilerimiz ve civar bölgelerde yaşayan yurttaşlarımız göstermelidir. Sivil toplumun duyarlığı artmalıdır. Bu doğal değere, bu tabiat güzelliğine hep birlikte sahip çıkması lazımdır. Üçüncüsü Bilimsel bir temel lazımdır. Bu gölün kuruması yok olmasına sebep olan etkenlerin ortadan kaldırılmasının nasıl yapılacağına dair bilimsel çalışmalara ihtiyaç vardır. Bilimsel yapılan çalışmaların politika haline getirilmelidir. Mevcut siyasi iktidar, gölün kurumasının önüne geçilmesi noktasında gerekenleri yapmalıdır. Eğer bunlar yapılabilirse, Beyşehir Gölü eski günlerine ulaşabilir mi bilemiyoruz ama en azından bugünkü halinden daha iyi bir noktaya taşınacağından şüphemiz kalmayacaktır” dedi.
Beyşehir Gölü kamu gücüyle kurumadan kurtarılır
CHP Konya Milletvekili Barış Bektaş konuşmasında kamu gücüyle, Beyşehir Gölünü besleyen yer altı su kaynaklarının, ırmaklar, akarsular gibi yer üstü kaynaklarının gölü beslemesine müsaade edecek şekilde revize edilmesi gerekir diyerek, “Beyşehir gölü ulusal bir değer ve kaynaktır. Türkiye’nin en büyük tatlı su gölü, burayla ilgili ciddi bir duyarlılığa ihtiyaç var ama en başında iktidarın kamu gücüne ihtiyaç var. Bu noktada ikisi bütçede, biri de gündem dışı su problemi olmak üzere üç konuşma, ardından da Temmuz ayında bir konuşma olmak üzere mecliste 4 kez buranın sorunlarını dile getirdik. Burası acilen, kamu gücüyle, burayı besleyen yer altı su kaynaklarının, yine ırmaklar, akarsular gibi yer üstü kaynaklarının gölü beslemesine müsaade edecek şekilde revize edilmesi lazım. Adeta göl etrafını çevreleyen göletlerle, su kullanımıyla boğulmuş durumda. Yine gölde derinlik ölçümü yapılamaz durumda, yine sığ alanlar kontrol edilmiyor. Bu nedenle buharlaşma ile mücadele edilemiyor, burada birçok etmen var. kirleticiler kontrol edilemiyor, su kalitesi ile ilgili bir düzenleme yok. Yani baktığınız zaman onlarca sebebin bir araya geldiği ve artık kamu müdahalesi, devletin müdahalesi gereken bir noktada, yoksa aynen koskocaman Nasrettin hoca fıkralarına konu edilen Akşehir gölü gibi yine yüzde 10’a düşmüş Eber gölü gibi, bu kıymetli gölümüzü kaybetme tehlikesi ile baş başayız. Burada, bu farkındalığı artırmak için beraberiz. Mecliste bütün kurumlarda soru önergesi de verdim. Buranın sorununu dile getirmeye devam edeceğiz. İlçe başkanımız bunu gündemde tutmaya devam edecektir. Beyşehir gölünün kurumasının önüne geçilmesi siyasi bir faaliyetten öte kamu görevidir. Ama buraya gözünü kapatan, buranın sorununu, buranın çığlığını buradaki habitatın çığlığını, besin zincirinin nasıl bozulduğunu görmeyen, buna kulağını tıkayan iktidara ders vermek de sizin yükümlülüğünüz diye düşünüyorum” diye konuştu.