whatsapp

Seydişehir ittihat ve terakki kulübü

KÜLTÜR - SANAT 12.02.2020 - 11:12, Güncelleme: 09.09.2021 - 14:46
 

Seydişehir ittihat ve terakki kulübü

Meşrutiyet yıllarında Seydişehir’de faal olan kulüplerden biri de Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü idi. Konuyla ilgili olarak Tarihçi Ercan Arslan şu açıklamalarda bulundu: “Meşrutiyetin ikinci defa (1908) ilanı sonrası Seydişehir’de sivil toplum örgütlerinin kurulması yönünde önemli hamleler yaşanmıştır. Seydişehir’de 1908 yılında kurulan “Feyz-i Terakki Kulübü” ile “Ziraat ve Sanayi Kulübüne”  ilaveten “İttihat ve Terakki Kulübü” de teşkilatlanmasını yapmıştı. 9 Mayıs 1909’ da kurulan Konya İttihat ve Terakki Kulübü bu tarihten sonra ilçelerde teşkilatlanmıştı. Böylece Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü de aynı yılda onun bir şubesi olarak açılmıştır. Seydişehir’in eğitim öğretim hayatında önemli bir yere sahip olan kulüp Seydişehir’deki okul ihtiyacına, eğitimin önemine Konya basınındaki temsilcileri vasıtasıyla sürekli olarak vurgu yapmaktaydı. Kulübün Konya’daki en güçlü temsilcileri Muallim Zeki Bey ve Muallim Abdullah Hulusi Bey idi. Bu öğretmenler aynı zamanda Seydişehirli idi. Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü Seydişehir’de gece mektepleri açmak suretiyle kentin gençlerini ve arzu eden merkez ve köy öğretmenlerini eğitim faaliyetleri ile desteklemekteydi. Kulüp ayrıca Konya’da yapılması planlanan İttihat ve Terakki Mektebi’ne de yardımda bulunmuştu. Konya’da yayın yapan Hakem Gazetesi’nin 20 Şubat 1910 pazar günkü sayısından öğrendiğimize göre kulübün üçüncü toplantısında bir konferans veren Muallim Zeki Bey, “Hâkimiyet-i Milliye’ nin Maarifin Terakkisi” ile mümkün olabileceği vurgusunda bulunmuştu. Eğitime sürekli kaynak teşkil edecek, başka bir ifadeyle vakıf geleneğine uygun bir sistemin oluşturulması gerekliliğine dikkat çekmişti. Bu konuşma sonrası Konya İttihat ve Terakki Mektebi için Seydişehir’den önemli miktarda ayni ve nakdi bağışta bulunuldu. Bağış yapan şahısların isimleri ile bağışlanan arazi miktarı dönüm olarak şöyleydi: Muallim Zeki Bey 10, Nuh Naci Efendi 20,Sabitzade Mustafa Efendi 15, Rıza Efendi zade Hacı Mustafa Efendi 10, Tüccardan Ak Mehmet Ağa 10, İdare Azasından Hacı Mehmet Ağa zade Hüseyin Efendi 5, Belediye Azasından Mehmet Efendi 5, Mustafa Efendi zade Tevfik Efendi 4,İdare Azasından Memeci zade Hüseyin Efendi 3, İdare Azasından Hacı Abdullah Efendi 3, İdare Azasından Hacı Salih Efendi 1,Akçalarlızade Ali Efendi 7,Belediye Azasından Süleyman Ağa 1,Nisezade Hafız Efendi 1, Şer’ iye Katibi Hacı Abidin Efendi 15,Mahkeme Azasından İsmail Efendi 5,Eşraftan Hacı Hüseyin Ağa 2 Nakit yardımında bulunanların isimleri ve yardım miktarları kuruş olarak şu şekildeydi: Eşraftan Nafiz Efendi 132,Nüfus Memuru Ahmet Efendi 200,Tüccardan Tevfik Efendi 200, Tüccardan Hacı Ömer Efendi 100, Redif Taburu Memuru Ahmet Efendi 100,Kalaycı Muhittin Efendi 100, Nüfus Katibi Mehmet Ali Efendi 54. Tarihçi Arslan devam ederek;  “ Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü 2.Meşrutiyet yıllarında Seydişehir ve Konya’da faal olarak çalışan bir sivil toplum örgütüydü. Seydişehir’de toplumsal hayata dair halk eğitim kursları düzenlemiş, Konya’da açılmak istenen okula toplamda 117 dönüm arazi ile 886 kuruş para yardımında bulunmuştu. Böylece diğer yardımlarla birlikte Konya İttihat ve Terakki Mektebi 1910 yılı Aralık ayı içerisinde özel bir okul olarak açılacaktır. O günün şartlarında bunlar kolay başarılır işler değildi. Kulüp, faaliyetlerini 1915 yılından itibaren Konya Türk Ocağı ile işbirliği içerisinde yürütmüştü. Ayrıca Nuh Naci (Kaplan) Efendi’nin en fazla tarla bağışında bulunan kişi olması, onun bu yıllarda İttihatçı olduğunu göstermektedir. 1918’e geldiğimizde 1. Dünya Savaşının memlekete getirdiği büyük yıkımın müsebbibi olarak İttihat ve Terakki Fırkası mensupları gösterilmişti. Öyle tahmin ediyoruz ki Nuh Naci Efendi, İstiklal Harbi yıllarında İttihatçılığını kamufle etmek için Hürriyet ve İtilaf Fırkası safında yer almıştı. Çünkü o yıllarda Osmanlı Hükümeti tarafından Kuvayı Milliyeci olmak yahut Milli Mücadeleye destek olmak ittihatçılıkla eşdeğer tutuluyordu. Bir diğer isim Sabit zade Mustafa Efendi ise Milli Mücadele yıllarında Seydişehir’deki bayrak isimlerden, kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahibi Ahmet Raşid (Duranoğlu) Bey’in babasıdır. Sonuç olarak diyebiliriz ki Seydişehir halkı gerek I. Dünya Savaşı yıllarında gerekse Milli Mücadele Döneminde memleket meseleleriyle yakinen ilgilenmiş, kulüpleriyle sorumluluklarını ikmal etme yoluna gitmişti. Kulübün Seydişehir’in sosyo-kültürel ve demokratik gelişimine olan tesiri açıkça anlaşılmaktadır. Türk İstiklal Harbi yıllarında kentteki milli birlik ve beraberlikte Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü’nün yetiştirdiği gençler ve fikri ortam son derece etkili olmuştur” dedi.

Meşrutiyet yıllarında Seydişehir’de faal olan kulüplerden biri de Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü idi. Konuyla ilgili olarak Tarihçi Ercan Arslan şu açıklamalarda bulundu: “Meşrutiyetin ikinci defa (1908) ilanı sonrası Seydişehir’de sivil toplum örgütlerinin kurulması yönünde önemli hamleler yaşanmıştır. Seydişehir’de 1908 yılında kurulan “Feyz-i Terakki Kulübü” ile “Ziraat ve Sanayi Kulübüne”  ilaveten “İttihat ve Terakki Kulübü” de teşkilatlanmasını yapmıştı.

9 Mayıs 1909’ da kurulan Konya İttihat ve Terakki Kulübü bu tarihten sonra ilçelerde teşkilatlanmıştı. Böylece Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü de aynı yılda onun bir şubesi olarak açılmıştır. Seydişehir’in eğitim öğretim hayatında önemli bir yere sahip olan kulüp Seydişehir’deki okul ihtiyacına, eğitimin önemine Konya basınındaki temsilcileri vasıtasıyla sürekli olarak vurgu yapmaktaydı. Kulübün Konya’daki en güçlü temsilcileri Muallim Zeki Bey ve Muallim Abdullah Hulusi Bey idi. Bu öğretmenler aynı zamanda Seydişehirli idi. Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü Seydişehir’de gece mektepleri açmak suretiyle kentin gençlerini ve arzu eden merkez ve köy öğretmenlerini eğitim faaliyetleri ile desteklemekteydi. Kulüp ayrıca Konya’da yapılması planlanan İttihat ve Terakki Mektebi’ne de yardımda bulunmuştu. Konya’da yayın yapan Hakem Gazetesi’nin 20 Şubat 1910 pazar günkü sayısından öğrendiğimize göre kulübün üçüncü toplantısında bir konferans veren Muallim Zeki Bey, “Hâkimiyet-i Milliye’ nin Maarifin Terakkisi” ile mümkün olabileceği vurgusunda bulunmuştu. Eğitime sürekli kaynak teşkil edecek, başka bir ifadeyle vakıf geleneğine uygun bir sistemin oluşturulması gerekliliğine dikkat çekmişti. Bu konuşma sonrası Konya İttihat ve Terakki Mektebi için Seydişehir’den önemli miktarda ayni ve nakdi bağışta bulunuldu.

Bağış yapan şahısların isimleri ile bağışlanan arazi miktarı dönüm olarak şöyleydi: Muallim Zeki Bey 10, Nuh Naci Efendi 20,Sabitzade Mustafa Efendi 15, Rıza Efendi zade Hacı Mustafa Efendi 10, Tüccardan Ak Mehmet Ağa 10, İdare Azasından Hacı Mehmet Ağa zade Hüseyin Efendi 5, Belediye Azasından Mehmet Efendi 5, Mustafa Efendi zade Tevfik Efendi 4,İdare Azasından Memeci zade Hüseyin Efendi 3, İdare Azasından Hacı Abdullah Efendi 3, İdare Azasından Hacı Salih Efendi 1,Akçalarlızade Ali Efendi 7,Belediye Azasından Süleyman Ağa 1,Nisezade Hafız Efendi 1, Şer’ iye Katibi Hacı Abidin Efendi 15,Mahkeme Azasından İsmail Efendi 5,Eşraftan Hacı Hüseyin Ağa 2 Nakit yardımında bulunanların isimleri ve yardım miktarları kuruş olarak şu şekildeydi: Eşraftan Nafiz Efendi 132,Nüfus Memuru Ahmet Efendi 200,Tüccardan Tevfik Efendi 200, Tüccardan Hacı Ömer Efendi 100, Redif Taburu Memuru Ahmet Efendi 100,Kalaycı Muhittin Efendi 100, Nüfus Katibi Mehmet Ali Efendi 54.

Tarihçi Arslan devam ederek;  “ Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü 2.Meşrutiyet yıllarında Seydişehir ve Konya’da faal olarak çalışan bir sivil toplum örgütüydü. Seydişehir’de toplumsal hayata dair halk eğitim kursları düzenlemiş, Konya’da açılmak istenen okula toplamda 117 dönüm arazi ile 886 kuruş para yardımında bulunmuştu. Böylece diğer yardımlarla birlikte Konya İttihat ve Terakki Mektebi 1910 yılı Aralık ayı içerisinde özel bir okul olarak açılacaktır. O günün şartlarında bunlar kolay başarılır işler değildi. Kulüp, faaliyetlerini 1915 yılından itibaren Konya Türk Ocağı ile işbirliği içerisinde yürütmüştü. Ayrıca Nuh Naci (Kaplan) Efendi’nin en fazla tarla bağışında bulunan kişi olması, onun bu yıllarda İttihatçı olduğunu göstermektedir. 1918’e geldiğimizde 1. Dünya Savaşının memlekete getirdiği büyük yıkımın müsebbibi olarak İttihat ve Terakki Fırkası mensupları gösterilmişti. Öyle tahmin ediyoruz ki Nuh Naci Efendi, İstiklal Harbi yıllarında İttihatçılığını kamufle etmek için Hürriyet ve İtilaf Fırkası safında yer almıştı. Çünkü o yıllarda Osmanlı Hükümeti tarafından Kuvayı Milliyeci olmak yahut Milli Mücadeleye destek olmak ittihatçılıkla eşdeğer tutuluyordu. Bir diğer isim Sabit zade Mustafa Efendi ise Milli Mücadele yıllarında Seydişehir’deki bayrak isimlerden, kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahibi Ahmet Raşid (Duranoğlu) Bey’in babasıdır. Sonuç olarak diyebiliriz ki Seydişehir halkı gerek I. Dünya Savaşı yıllarında gerekse Milli Mücadele Döneminde memleket meseleleriyle yakinen ilgilenmiş, kulüpleriyle sorumluluklarını ikmal etme yoluna gitmişti. Kulübün Seydişehir’in sosyo-kültürel ve demokratik gelişimine olan tesiri açıkça anlaşılmaktadır. Türk İstiklal Harbi yıllarında kentteki milli birlik ve beraberlikte Seydişehir İttihat ve Terakki Kulübü’nün yetiştirdiği gençler ve fikri ortam son derece etkili olmuştur” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.