whatsapp
Havva Dilek
Köşe Yazarı
Havva Dilek
 

Sensörler SGK ödeme kapsamına alınmalı!

Türkiye'de yaklaşık 25 bin civarında Tip 1 diyabetli çocuk var. Bu 25 bin Tip 1 diyabetli çocuk gece-gündüz günde 8-15 kez düzenli olarak şeker ölçümü yapmaya ve insülin hormonunu dışardan iğne ile almaya mecburlar. Büyük kısmı okul çağındaki bu tip 1 diyabetli çocuklar, gün içerisinde sürekli parmaklarını delmek, kan şekerlerini ölçerek, uygun dozda insülin iğne tedavisi yapmak zorundalar. Okul önlerinde çocuklarının kan şekerlerini ölçmek ve insülin yapmak için saatlerce bekleyen velilerin yanı sıra, tip 1 diyabetli çocukların da her gün onlarca kere parmaklarını delmek zorunda kalmaları yaşamlarını olumsuz etkiliyor. Oysaki çocukların ve ailelerin yaşamını büyük ölçüde rahatlatacak bir yöntem; cilt altına yerleştirilen sensörler var. Ancak tüm çağrılara rağmen henüz SGK kapsamına alınmış değil. Tip 1 diyabetli çocukların parmaklarını delmeden, cilt altına yerleştirilen sensör sayesinde günde 288 kez şeker düzeyi ölçümü yapılabilmesine olanak sağlayan cihaz için Tokat, Sivas, Kütahya, Uşak ve son olarak Muğla Valilikleri öncül bir girişim başlatarak, yaptıkları protokollerle 4-18 yaş arasındaki tip 1 diabetli çocuklarımızın bir yıllık sensör ihtiyacını karşılama kararı almışlardır. Bu farkındalık uygulaması ile tip 1 diyabetli çocuklarının ve ailelerinin hayata umutla bakmalarına ışık olmuşlardır. Ayrıca benzer bir uygulama da Alanya belediyesi tarafından da hayata geçirilerek tıp 1 diyabetli çocuklarımızın sensör ihtiyacını karşılama çabası içine girmişlerdir. Sensörler ve glikoz takip sistemlerinin biran önce SGK ödeme listesine alınmalıdır. Tip 1 diyabetli çocuklarımızın diyabetlerinin daha iyi yönetilerek organ kayıplarının önüne geçilmesi, çocuklarımızın sağlık açısından daha konforlu bir şekilde hayatlarını idame ettirebilmeleri zorunluluğu var. Tip 1 diyabet tedavisinde insülin hormonunun yerine konmasının hayati öneme sahip, tip 1 diyabetli çocuklarımızın her yemek öncesi 3 kez ve gece yatmadan önce 1 kez olmak üzere günde en az 4 kez verilecek insülin dozlarına karar vermek için glikoz düzeyini bilmek gerekir. Tip 1 diyabetli bu çocuklar diyabetlerinin düzenli kontrolü için hem yemek öncesi hem de yemekten sonra bazen günde 8-15 kez parmaklarını delerek kan şekerlerini ölçerler. Ayrıca tip 1 diyabetlilerde glikoz bazen beklenmedik şekilde düşer ve bilinç kaybına yol açan şiddetli düşüklükler de olabilir. Bu durumu önceden bilmek, hiç olmazsa hemen glikozu ölçüp gereğini yapmak çok acil ve önemlidir. Son 10 yıldır sensör adı verilen, doku sıvısından, her beş dakikada bir, günde 288 kez, sürekli glikoz ölçen sistemler kullanılmaya başlandı. Sensörler sayesinde tip 1 diyabetli çocukların ve ailelerinin psikolojilerinin düzeldiği, normalleşebildikleri, gece alarmlar sayesinde korkusuzca uyuyabildikleri, çocuklarını güvenle okula gönderebildikleri, glikoz düşüklüğü ve buna bağlı bayılma korkusundan kurtulduklarını biliyoruz. Sensör teknolojisiyle parmaklar delinmeden, cilt altından günde 288 kez şeker düzeyi ölçülebiliyorlar. Fakat glikoz ölçüm sensörlerin maliyeti oldukça yüksek. 14 gün kullanılan bir adet sensör şu an 700 TL civarında ve ayda iki tane kullanması gerekiyor, bu da ayda 1400-1500 TL gibi bir maliyet ediyor. Bu miktarı bu günkü hayat şartlarında ailelerin karşılaması neredeyse imkânsız. Dünya'da diyabetli çocukların sağlığı ile uğraşan birçok uzman, diyabetli çocukların uzun dönemli kan şekeri dengeleri ve komplikasyonların önlenmesi bakımından tanıdan sonraki ilk altı ayın önemli olduğunu ve mümkünse bütün çocuklarda tanıdan hemen sonraki günlerde sensör takılmasını öneriyorlar. Bu sensör sayesinde çocuklarımız diabetlerini daha kolay takip edecekler, diğer arkadaşları ile aralarında ki hastalık farkını ortadan kaldırarak daha başarılı olacaklardır. Tip 1 diyabetli çocuklarımızın parmakları delinmesin, parmak uçları acımadan kalem tutabilsinler.
Ekleme Tarihi: 18 Mayıs 2022 - Çarşamba

Sensörler SGK ödeme kapsamına alınmalı!

Türkiye'de yaklaşık 25 bin civarında Tip 1 diyabetli çocuk var.

Bu 25 bin Tip 1 diyabetli çocuk gece-gündüz günde 8-15 kez düzenli olarak şeker ölçümü yapmaya ve insülin hormonunu dışardan iğne ile almaya mecburlar.

Büyük kısmı okul çağındaki bu tip 1 diyabetli çocuklar, gün içerisinde sürekli parmaklarını delmek, kan şekerlerini ölçerek, uygun dozda insülin iğne tedavisi yapmak zorundalar. Okul önlerinde çocuklarının kan şekerlerini ölçmek ve insülin yapmak için saatlerce bekleyen velilerin yanı sıra, tip 1 diyabetli çocukların da her gün onlarca kere parmaklarını delmek zorunda kalmaları yaşamlarını olumsuz etkiliyor.

Oysaki çocukların ve ailelerin yaşamını büyük ölçüde rahatlatacak bir yöntem; cilt altına yerleştirilen sensörler var.

Ancak tüm çağrılara rağmen henüz SGK kapsamına alınmış değil.

Tip 1 diyabetli çocukların parmaklarını delmeden, cilt altına yerleştirilen sensör sayesinde günde 288 kez şeker düzeyi ölçümü yapılabilmesine olanak sağlayan cihaz için Tokat, Sivas, Kütahya, Uşak ve son olarak Muğla Valilikleri öncül bir girişim başlatarak, yaptıkları protokollerle 4-18 yaş arasındaki tip 1 diabetli çocuklarımızın bir yıllık sensör ihtiyacını karşılama kararı almışlardır. Bu farkındalık uygulaması ile tip 1 diyabetli çocuklarının ve ailelerinin hayata umutla bakmalarına ışık olmuşlardır.

Ayrıca benzer bir uygulama da Alanya belediyesi tarafından da hayata geçirilerek tıp 1 diyabetli çocuklarımızın sensör ihtiyacını karşılama çabası içine girmişlerdir.

Sensörler ve glikoz takip sistemlerinin biran önce SGK ödeme listesine alınmalıdır.

Tip 1 diyabetli çocuklarımızın diyabetlerinin daha iyi yönetilerek organ kayıplarının önüne geçilmesi, çocuklarımızın sağlık açısından daha konforlu bir şekilde hayatlarını idame ettirebilmeleri zorunluluğu var.

Tip 1 diyabet tedavisinde insülin hormonunun yerine konmasının hayati öneme sahip, tip 1 diyabetli çocuklarımızın her yemek öncesi 3 kez ve gece yatmadan önce 1 kez olmak üzere günde en az 4 kez verilecek insülin dozlarına karar vermek için glikoz düzeyini bilmek gerekir.

Tip 1 diyabetli bu çocuklar diyabetlerinin düzenli kontrolü için hem yemek öncesi hem de yemekten sonra bazen günde 8-15 kez parmaklarını delerek kan şekerlerini ölçerler. Ayrıca tip 1 diyabetlilerde glikoz bazen beklenmedik şekilde düşer ve bilinç kaybına yol açan şiddetli düşüklükler de olabilir. Bu durumu önceden bilmek, hiç olmazsa hemen glikozu ölçüp gereğini yapmak çok acil ve önemlidir.

Son 10 yıldır sensör adı verilen, doku sıvısından, her beş dakikada bir, günde 288 kez, sürekli glikoz ölçen sistemler kullanılmaya başlandı. Sensörler sayesinde tip 1 diyabetli çocukların ve ailelerinin psikolojilerinin düzeldiği, normalleşebildikleri, gece alarmlar sayesinde korkusuzca uyuyabildikleri, çocuklarını güvenle okula gönderebildikleri, glikoz düşüklüğü ve buna bağlı bayılma korkusundan kurtulduklarını biliyoruz.

Sensör teknolojisiyle parmaklar delinmeden, cilt altından günde 288 kez şeker düzeyi ölçülebiliyorlar.

Fakat glikoz ölçüm sensörlerin maliyeti oldukça yüksek. 14 gün kullanılan bir adet sensör şu an 700 TL civarında ve ayda iki tane kullanması gerekiyor, bu da ayda 1400-1500 TL gibi bir maliyet ediyor. Bu miktarı bu günkü hayat şartlarında ailelerin karşılaması neredeyse imkânsız.

Dünya'da diyabetli çocukların sağlığı ile uğraşan birçok uzman, diyabetli çocukların uzun dönemli kan şekeri dengeleri ve komplikasyonların önlenmesi bakımından tanıdan sonraki ilk altı ayın önemli olduğunu ve mümkünse bütün çocuklarda tanıdan hemen sonraki günlerde sensör takılmasını öneriyorlar.

Bu sensör sayesinde çocuklarımız diabetlerini daha kolay takip edecekler, diğer arkadaşları ile aralarında ki hastalık farkını ortadan kaldırarak daha başarılı olacaklardır.

Tip 1 diyabetli çocuklarımızın parmakları delinmesin, parmak uçları acımadan kalem tutabilsinler.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.