Eskiden üretici önemliydi

1960- 1970 li yıllarda üretici önemliydi. Siyasetin nabzı tarlalarda, başfiyat pazarlarında,  fabrikalarda, sendika kuruluşlarında atardı. Sonra işler değişti! Çiftçiyi isyan ettiren yıllar başladı. İMF, ABD, AB, Dünya bankası devreye girdi. İpin ucundaki iktidarlar gelen istekleri uygulamaya başladı. Üretim alanları daraltıldı. Köylüye desteği azaltıldı, şirketlere kredi dönemi açıldı. Hayati önem taşıyan tüm temel mallara zam furyası dalga dalga yayıldı. Yeni Ekonomi Programında (YEP) üretici köylüye ağır fatura çıktı. 2019 yılı tarım desteklemeleri hâlâ açıklanmadı. Çünkü Maliye Bakanlığı bütçe kaynaklarının yetersizliği nedeniyle açıklanacak tarım desteklerine karşı çıkıyor. Geçtiğimiz gün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak yeni ekonomi programı (YEP) kapsamında 2019 yılında büyük bir kısmı giderlerde olmak üzere 75.9 milyar TL tasarruf edileceğini açıkladı. İlaç, gübre, mazot gibi girdi maliyetlerini karşılayamayan, tarım ürünleri ithalatı altında ezilen, borçlarını da ödeyemez duruma düşen üretici köylü şimdi daha ağır tablo ile karşılaşmanın eşiğinde. Mazot desteği kalkıyor Gübre desteği gidiyor puan sistemi geliyor Kotalı destek dönemi Anlaşılan o ki tarıma yeni bir plan yapılıyor fakat içinde üretici köylü yok, şirketler var. Geçen hafta Gündem Habere açıklama yapan Ziraat Odası başkanı İsmail Korkmaz, ilçe köylerinde haşhaş ekim alanlarının daraltıldığını 5 bin 500 dekardan 3000 dekara düşürüldüğünü açıklamıştı. Seydişehir çiftçisi KDV si en yüksek üründe kota uygulamasına isyan ediyor. Peki, özellikle iktidar partisi ilçe başkan ve yöneticileri nerede? Yerel politikacılar neyle uğraşıyor?