12 Eylül sorusu?

12 Eylül’den sonraki kırk yıl içinde Türkiye, devrimcilerin açtığı yolda mı yürümektedir?, 12 Eylül’ün açtığı yolda mı?

Ülke kırk yıldır, bilimde, sanatta, kültürde, halkın yaşam koşullarında ileri mi gitmektedir, geri mi?

Şu gerçeği söylemekten kaçınmayalım:

12 Eylül darbesi, devrimciler tarafını dağıtmış, ülkeyi kırk yıldır geriye yürütmektedir. Büyük bir kırılmanın yarattığı yenilgi dönemidir bu.

O kırılmaya “devrimciler yenilmez, devrim savaşı bitmez” yiğitlenmesiyle içi boş bir söylem üretildi.

Bu yazıyı yazdıran irkiltici gerçek ise şu: “Devrimciler yenilmez” duygusuyla yetinince, “Biz devrimciler nerelerde yanlış yaptık” sorusuna sıra gelmiyor.

SUÇLAMA DEĞİL İRDELEME

Hiç bitmeyecek devrim savaşının bir aşamasında yenilen taraftan bu öz eleştiri tutumu beklemek, 12 Eylül’den devrimcileri sorumlu tutmak değildir.

12 Eylül’e varılmasında devrimcilerin yanlışlarını saptamak gerektiği görüşüdür. O yanlışlar belirlenmedikçe, savaşçılar kendilerini yanlışsız sayacaklar, yeni bataklar olasılığına karşı yine sorumsuzluğa çekilebileceklerdir.

Ortada bir yenilgi varsa, yargıcın “Mesleğiniz” sorusuna “Devrimciyim” diyebilecek adanmışlıktaki savaşçı, “Nerede yanlış yaparak 12 Eylül vuruşunu yiyip yenildik” sorusunu, devrim savaşının sonraki dönemi için kaçınılmaz soru olarak görmek zorundadır. 

12 Eylül batağına saplanışta emekten yana savaşım veren güçlerin hangi yanlışları yaptığını devrimcilerin merak ettikleri bir tartışma için, ülkenin daha kaç yıl geriye yürütülmesi gerekiyor?