Bir zamanlar Büyük Halk ozanı Aşık Veysel

Âşık Veysel Âşık Veysel hakkında:

Âşık Veysel Şatıroğlu, 1894 yılında Sivas’ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde dünyaya geldi. Annesi Gülizar, babası “Karaca” lakaplı Ahmet adında bir çiftçiydi.

Veysel’in iki kız kardeşi, yörede yaygınlaşan çiçek hastalığına yakalanarak yaşamlarını yitirdi. Ardından Veysel de yedi yaşında aynı hastalıktan dolayı iki gözünü de kaybetti. Kendi anlatımına göre:

“Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kaydı ve düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım… Çiçek zorlu geldi. Sol gözümde çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan.”

Babasının, Âşık Veysel’e oyalanması için aldığı bağlamayla önce başka ozanların türkülerini çalmaya başladı.

1930 yılında Sivas Maarif Müdürü olarak görev yapan Ahmet Kutsi Tecer ile Kutsi Bey tarafından düzenlenen bir şairler gecesinde tanıştı. Kutsi Bey tarafından verilen destek ile birçok ili dolaşmaya başladı.

Âşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Âşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitüleri’nde saz hocalığı yaptı. 1965 yılında özel kanunla maaş bağlandı.

1970’li yıllarda Selda Bağcan, Gülden Karaböcek, Hümeyra, Fikret Kızılok ve Esin Afşar gibi bazı müzisyenler Âşık Veysel’in deyişlerini düzenleyerek yaygınlaşmasını sağladı.

İki kere evlenen Âşık Veysel, 8 sene Esma isimli eşi ile evli kalır. Bu evlilikten bir oğlu ve bir kızı olur. Oğlu, on günlükken vefat eder, kızı Elif de fazla yaşamaz. Karısı Esma tarafından terkedilince acısını şu şekilde şiirlere döker:

Bir vefasız zalim yâre bağlandım
Tarih üç yüz otuz beşte evlendim
Sekiz sene bir arada eğlendim
Zalim kâfir yetim koydu kuzumu

İkinci evliliğini Gülizar hanımla yapar ve bu evlilikten 7 çocuğu olur.

Âşık Veysel’in çocuklarından öğretmen olan Bahri Şatıroğlu, babasının yaşamını gün gün kaleme almış ve pek çok çalışmaya kaynak kişi olarak katılmıştır. Ayrıca babasının saz ve söz geleneğini sürdürmektedir.

Eserlerinde Türkçesi yalındı; yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içeydi.

Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de vardı. Şiirleri, Deyişler (1944), Sazımdan Sesler (1950), Dostlar Beni Hatırlasın (1970) isimli kitaplarında toplandı.

1973 yılında akciğer kanseri sonucunda vefat etti.

Ölümünden sonra Bütün Şiirleri (1984) adıyla eserleri tekrar yayınlandı.

Sivas Sivrialan Köyü’nde bulunan Halk Ozanı Âşık Veysel Şatıroğlu’nun evi, Kültür Bakanlığı tarafından 1979 yılında kamulaştırılmış ve 1982 yılında müze olarak ziyarete açıldı.

 'Âşık Veysel' adlı kitabında 179'a şiiri bulunmaktadır. Yıllarca, çeşitli vesilelerle yurdun muhtelif yörelerinde düzenlenen programlara katılan Veysel, son konserini 15 Ağustos 1971'de Hacıbektaş'ta vermiştir. Artık günden güne güçsüzleşmiş olan Veysel'in, yapılan muayenesinde akciğer kanseri olduğu anlaşılmıştır. 21 Mart 1973 günü bir Nevruz sabahına doğru saat 3.30'da vefat etmiştir.

Bir Küçük Dünyam Var İçimde Benim (1969)
Bir küçük dünyam var içimde benim
Mihnetim ziynetim bana kafidir
Görenler dar görür geniştir bana
Sohbetim ülfetim bana kafidir

İstemem dünyanın saltanatını
Süslü giyimini Arap atını
Bilirsem Türklüğüm var kıymetini
Vatanım milletim bana kafidir

İsterdim hayatta düşmanla savaş
Milletime kurban olaydı bu baş
Nasip değil imiş şehitlik kardaş
İmanım niyetim bana kafidir

Dünya geniş olsun ister dar olsun
Yeter ki kalbimde iman var olsun
Her zaman milletim bahtiyar olsun
Rütbemle mesnedim bana kafidir

İçimde beslerim bir büyük ordu
Çiğnesin düşmanı yükseltsin yurdu
Azmi zihniyeti Veysel'in derdi
İşte bu niyetim bana kafidir