Tarihi fotoğraflarla eski Seydişehir

Gazeteci; Enver Haykır Seydişehir çok eski devirlerden bir yerleşim merkezi. Eski yapısını ve tarihini anlatan fazla bir eseri yoktur. O günlere ait tarihi mekânları da sanayinin gelişmesiyle kaybolmuştur. Çok az sayıda tarihi yapıları fotoğraflarda kalmıştır. Fotoğraflarda görünen tipik  yapısal özellikleri içinde, tıpkı bir zaman makinesinin içindeymişçesine, insanlar sanki mekânın tam ortasına ışınlıyor. Yer ve mekânlara bakan izleyici, kendini geçmiş günlerde, doğal ve samimi bir tanıklığın içinde hissediyor. Hepimizin eski anılarını bu fotoğraflar hatırlatıyor. Fotoğraf sanatı, her zaman gerçeği tam olarak yansıtmasa da, en azından fotoğrafçının makinesini koyduğu açıdan görünenleri gerçek olarak kabul eder. Henüz o anları kimlerin çektiği tam bilinmemekle birlikte bu fotoğrafın çekildiği tarih olan 1950 li yılları içine alarak, bizi zaman içinde keyifli bir yolculuğa çıkarıyor. Bir şey kalmayan Seydişehir’in eski yapıtlarından şimdilerde bahçeli evler yerini birbirinden selamı esirgeyenlerin hapsolduğu çok katlı beton binalara bıraktı. Medeniyeti de beton binalarda arar olduk. Kültürümüze, koca mirasımıza, kendimize sırtımızı döndük. Zamana dur demek mümkün değil. Zamanı bir kare halinde fotoğraflarda tutabiliyoruz. Tutulan anlar, ömrümüzü uzatamıyor, uzatmıyor. Dönüp geriye baktığımızda, içimizde buruk bir sevinç kalıyor. Çoğunlukla da hüzün. Yaşamalı bu fotoğraflar. Bir kez daha yıkımlar bizlere düşünceyi öğretti. Binlerce yıllık geçmişin hesabını yapmayanlar günü birlik yaşayanlardır. Suyu bitmiş bir ırmak kadar kuruyuz. Gülüşmeler, sevinçler, mutluluklar,  şen sofralar, o insanlar, o evler sokaklarla birlikte yok oldu.  Belleğimizde unutulmayan anlarda bu fotoğraflarda kaldı.