Seydişehirin tarihi doğal güzellikleri

Ali Kazankaya / Araştırmacı-yazar Sevgili Seydişehirli hemşerilerim Bundan böyle doğduğum şehir olarak Seydişehir’i çevresini Tarihi dokularını doğal güzelliklerini bizzat gezerek resimleyerek ya da bilim adamlarının bilimsel yorumlarından istifade ederek kendi araştırmalarımın belgelerini ve resimlerini ekleyerek sizlerin bazılarınızın hafızalarının tazelemesi bazı gençlerinde bilgilendirilmesi amacı ile” Seydişehir’in Dünü “ adı altındaki yazılarımla Seydişehir Gündem’de sizlerle paylaşmak için gayret göstermeye çalışacağım bu süre zarfında hatalarım olursa bağışlamanızı dilerim Saygılarımla. 24 Kasım 2018 öğretmenler günü Bizlere bilgi ve beceriler öğreten evvel Allah sonra Başta Baş Öretmen olmak üzere bu güne kadar hizmet vererek ölmüş öğretmenlerimize ve Abdullah Kasap ve Mualla Kasap hocalarıma rahmet dilerim. Hayatta olan tüm öğretmenlerimizin Vatanımıza Milletimize hizmetler verecek öğrenciler yetiştireceklerine inanıyor 24 Kasım 2018 Öğretmenler günü nü kutluyorum. 1966 yılı Atatürk Caddesi ve tarihi Kalafat Dağı resim-1 Yine aynı yerden 20.Ocak.2012 tarihinde çekilen Atatürk Caddesi ve tarihi Kalafat Dağı Gazanferler Evi merhum Mehmet Aslan’dan kardeşinin çocuğuna kaldı yenileme yaptırdı bina 1932 yılında yapılmış. Anadolu’muz un flora bitkisi bakımından zengin doğal güzelliği olan şu anda Milli Park statüsüne alınan Kuğulu Park Mesire yeri aynı zaman da şu anda Konya Arkeoloji Müzesinde konan bir buçuk tonluk Kibele Ana Tanrıça heykelinin bulunduğu tarihi yerdir. Kuğulu Parkın bir doğa harikası olan Büyük Gürlevük Tarihi Ferdene Mağarası’nın aşağısında çıkar Kuğulunun içinde bulunan şelalenin yanından geçerek Kuğulu içindeki Gök Böğ et e karışır ancak Gürlevük her zaman akmadığı gibide patlamaz çok kar yağarsa yukarılara büyük yalak denen yere ani lodos eserse veya büyük yalağın olduğu bölgelere haddinden fazla yağmur yağarsa dağın altından basınçla ferzene mağarasının altından aşağı doğru akar. 08.Nisan 1912 yılında çekilmiştir. Köseleciler Evi bu evin sahipleri hem mahalle komşumuz hem bağ komşumuz şu andaki varislerden biri olan H.Ali Köseleci Okul arkadaşımdır. Tarihi ev 20.03.1999 yılında çekmişim aslıdır ( şimdi aslına uygun yapılmaktadır. Taş ağıl köyü( mahallesi) Magmanda mesire alanı öyle bir doğa harikası ki oradaki ağaçlar alabildiğince hür ve bağımsız yerleri sulak olduğu için ki her biri öyle şekillere bürünerek büyümüşler piknik yapmak isteyen herkese tavsiye ederim. Akçay tarihi Küpe Dağ’ından çıkıp Seydişehir Bağ arası Taşağıl‘dan geçip Suyla Gölüne dökülür. Çayın kenarında bulunan karakavak ağaçları sayesinde bahçelerin toprakları erozyondan kurtulmuştur karakavak ağaçlarının kökleri toprağı ahtapot gibi sarar ve toprağı tutar Bizler yüzmeyi çayda Bağlamada Deve Boğanda öğrenirdik yüzmeye( çimmek )denirdi eskiden maymun kabak tabir edilen iki su kabağını saplarından bağlar belimize takıp suya yattık mı can simidi gibi batmazdı boyumuzu geçen yerlerde kabaklarla yüzerdik ve öyle öğrenirdik yüzmeyi. Çayın suyu içilirdi hiçbir fosseptik akmazdı karabalık, akbalık, tatlı su ıstakozu hatta çok kunduz bulunurdu maalesef şimdi avucuna suyu alsan kırk kere kırklanman lazım. Ilıca Tepesi Seydişehir’in tarihi doğal güzellikleri ve flora alanlarının bulunduğu yer olduğu gibi Ilıca suyunun yapısı nedeniyle traverten oluşumlar dikkat çeken bir güzellik katmaktadır burada yetişen Şeker Leblebi karadut gibi ağaçlar Ilıca’ya has bitki örtüsü ve doğal oluşumlar Deve Boynu gibi.