whatsapp

Kırsalda çalışanlar nasıl bilgilendirilmeli!

SİVİL TOPLUM 31.03.2020 - 17:31, Güncelleme: 09.09.2021 - 14:46
 

Kırsalda çalışanlar nasıl bilgilendirilmeli!

Prof.Dr. Harun Raşit Uysal, köyler ve tarlada çalışacak çiftçilerin de koronavirüs tehlikesinden uzakta olmadığını belirterek kişisel hijyenin öneminin daha da arttığını söyledi ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Başkan Vekili Prof.Dr. Harun Raşit Uysal, gündeme gelmeyen köyler ve tarlada çalışacak çiftçiler ile işçiler için tehlikenin uzakta olmadığı belitti. Üniversitelerin tatil edilip öğrencilerin köylerine dönmesi ile tarım sektöründe riskin başladığına vurgu yapan Prof.Dr. Uysal, “Üniversite öğrencileri arasında köyden gelenler, yaş ortalaması 55-56 civarında olan anne-babalarının yanına döndüler. Koronavirüsün gençleri değil, orta yaş ve yaşlıları etkilediğini düşündüğümüzde, bu durumda çiftçilikle uğraşanların önemli bir bölümünün risk grubu içerisinde yer aldıklarını görüyoruz. Erteleme nedeniyle köylerine dönen enfekte olup olmadığını bilmediğimiz gençler aynı zamanda birer enfeksiyon kaynağı olarak yaşlı çiftçilere bunu bulaştırmış olabilirler. Böyle olup olmadığını zamanla anlayacağız” dedi.  prof.Dr. Uysal, nisan ayından itibaren tarımda hareketlilik başlayacağına dikkat çekerek, “Çiftçiler; ilaç, gübre, yem gibi girdilerin temini için kentlere gelecekler, firma temsilcileri köylere gidecek, yani kırsal ile kalabalıkların teması yoğunlaşacak. Bu da halk sağlığı açısından tehlike oluşturacak. Bazı bölgelerde bazı ürünler için hareketlilik başladı bile. Şu anda Akdeniz, Ege ve Güneydoğu Anadolu’da domates, biber, karpuz gibi fideden ekim yapılan bitkilerin dikimi başladı. Nisan sonu mayıs başı gibi de İç Anadolu'da başlayacak. Yine nisan sonu mayıs başı pancar ve diğer tohumdan ekilen ürünlerin çapası başlayacak” diye konuştu.  üretimin aile içerisinde hallediliyorsa ve ailede virüs bulaşmamışsa sorun görülmemekle birlikte, üretimin ‘imece’ şeklinde ya da amele çalıştırarak yapılıyorsa bulaşma riski olabileceğine değinen Prof.Dr. Uysal, “Buradaki en büyük sorun da mevsimlik işçi çalıştıran işletmelerde olacak. Bazı mevsimlik işçiler yılladır sabit bir yere gidip sabit iş yapıyorlar. Bazıları ise üretim döneminde ürünlerin hasat zamanlarına göre yöre yöre geziyorlar. İşte bu grupta risk daha yüksek görülüyor. İşgücü ister yöreden temin edilsin, ister mevsimlik olsun burada onlarca çiftçi, tarım işçisi minibüs ya da traktör ile yan yana tarlaya gidecek, birlikte yemek yiyecek, gün boyu tarlada veya serada ekim-dikim, çapa, hasat işlerinde yan yana çalışacak ve iş bitimi evlerine dönecekler. O zamana kadar gerekli tedbirler alınmazsa bu durum kırsaldaki salgın tehdidini de arttıracaktır” ifadelerini kullandı.  HASTALIK YAYGINLAŞABİLİR Köylüler hasat sonu satmak için ürünlerini hallere, pazarlara, marketlere götürürken alıcı gruplarıyla, tarla ve bahçelerinde tüccarlarla karşılaşacağını da belirten Prof.Dr. Uysal, “Bazıları da ürünlerini pazar ya da üretici pazarlarında satarken kalabalıklarla muhatap oluyorlar. Bu durum kaçınılmaz ve pandemi önlenmezse kırsaldakiler, şehirlerdeki tüketici gruplarına bunun yayılmasını sağlayabilir. Mayıs ayı içerisinde Ramazan Bayramı var. Bayramlarda eş-dost-akraba-komşu ziyaretleri olacak. Köylerde bu tür ritüeller daha çok öne çıkıyor. ‘Gitmezsek, el sıkmazsak, tatlı yemezsek ayıp olur’ denecek. Bu da, salgın o güne kadar önlenmezse, hastalığı yaygınlaştıracaktır. Bu durumda ziyaretlerin, dünya ve ülke normalleşirse kurban bayramına ertelenmesini gerektirebilir” şeklinde konuştu.  KİŞİSEL HİJYENE DİKKAT EDİLMELİ Her şeye rağmen koronavirüsün önlenmesinde kişisel hijyen çok önemli olduğunun altını çizen Prof.Dr. Uysal, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Eldivenle, iş-sağım elbiseleriyle çalışılması, eve gelince iş elbiselerinin çıkarılması, yıkanması ve duş alınması gerekiyor. Bunların hepsi de birer maliyet, ancak kişinin ve dolayısıyla bulaştırabileceği bireylerin sağlığı bundan daha önemli. Bu manada kırsalın bilgilendirilmesi gerekiyor. Toplantılar şeklindeki bilgilendirmeler riskli. Bilgilendirmeler televizyonların prime time zamanlarında sık sık gösterilecek olan kısa kamu spotları şeklinde olmalı. Spotlarda tarım kesiminin yakından tanıdığı, saygı duyduğu kişilere yer verilmelidir. Hava sıcaklıklarının artması ile birlikte salgının etkisinin de azalacağı söyleniyor. Böyle olursa bu durum çiftçilere daha çok yarayacaktır.”

Prof.Dr. Harun Raşit Uysal, köyler ve tarlada çalışacak çiftçilerin de koronavirüs tehlikesinden uzakta olmadığını belirterek kişisel hijyenin öneminin daha da arttığını söyledi

ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Başkan Vekili Prof.Dr. Harun Raşit Uysal, gündeme gelmeyen köyler ve tarlada çalışacak çiftçiler ile işçiler için tehlikenin uzakta olmadığı belitti. Üniversitelerin tatil edilip öğrencilerin köylerine dönmesi ile tarım sektöründe riskin başladığına vurgu yapan Prof.Dr. Uysal, “Üniversite öğrencileri arasında köyden gelenler, yaş ortalaması 55-56 civarında olan anne-babalarının yanına döndüler. Koronavirüsün gençleri değil, orta yaş ve yaşlıları etkilediğini düşündüğümüzde, bu durumda çiftçilikle uğraşanların önemli bir bölümünün risk grubu içerisinde yer aldıklarını görüyoruz. Erteleme nedeniyle köylerine dönen enfekte olup olmadığını bilmediğimiz gençler aynı zamanda birer enfeksiyon kaynağı olarak yaşlı çiftçilere bunu bulaştırmış olabilirler. Böyle olup olmadığını zamanla anlayacağız” dedi. 

prof.Dr. Uysal, nisan ayından itibaren tarımda hareketlilik başlayacağına dikkat çekerek, “Çiftçiler; ilaç, gübre, yem gibi girdilerin temini için kentlere gelecekler, firma temsilcileri köylere gidecek, yani kırsal ile kalabalıkların teması yoğunlaşacak. Bu da halk sağlığı açısından tehlike oluşturacak. Bazı bölgelerde bazı ürünler için hareketlilik başladı bile. Şu anda Akdeniz, Ege ve Güneydoğu Anadolu’da domates, biber, karpuz gibi fideden ekim yapılan bitkilerin dikimi başladı. Nisan sonu mayıs başı gibi de İç Anadolu'da başlayacak. Yine nisan sonu mayıs başı pancar ve diğer tohumdan ekilen ürünlerin çapası başlayacak” diye konuştu. 

üretimin aile içerisinde hallediliyorsa ve ailede virüs bulaşmamışsa sorun görülmemekle birlikte, üretimin ‘imece’ şeklinde ya da amele çalıştırarak yapılıyorsa bulaşma riski olabileceğine değinen Prof.Dr. Uysal, “Buradaki en büyük sorun da mevsimlik işçi çalıştıran işletmelerde olacak. Bazı mevsimlik işçiler yılladır sabit bir yere gidip sabit iş yapıyorlar. Bazıları ise üretim döneminde ürünlerin hasat zamanlarına göre yöre yöre geziyorlar. İşte bu grupta risk daha yüksek görülüyor. İşgücü ister yöreden temin edilsin, ister mevsimlik olsun burada onlarca çiftçi, tarım işçisi minibüs ya da traktör ile yan yana tarlaya gidecek, birlikte yemek yiyecek, gün boyu tarlada veya serada ekim-dikim, çapa, hasat işlerinde yan yana çalışacak ve iş bitimi evlerine dönecekler. O zamana kadar gerekli tedbirler alınmazsa bu durum kırsaldaki salgın tehdidini de arttıracaktır” ifadelerini kullandı. 
HASTALIK YAYGINLAŞABİLİR
Köylüler hasat sonu satmak için ürünlerini hallere, pazarlara, marketlere götürürken alıcı gruplarıyla, tarla ve bahçelerinde tüccarlarla karşılaşacağını da belirten Prof.Dr. Uysal, “Bazıları da ürünlerini pazar ya da üretici pazarlarında satarken kalabalıklarla muhatap oluyorlar. Bu durum kaçınılmaz ve pandemi önlenmezse kırsaldakiler, şehirlerdeki tüketici gruplarına bunun yayılmasını sağlayabilir. Mayıs ayı içerisinde Ramazan Bayramı var. Bayramlarda eş-dost-akraba-komşu ziyaretleri olacak. Köylerde bu tür ritüeller daha çok öne çıkıyor. ‘Gitmezsek, el sıkmazsak, tatlı yemezsek ayıp olur’ denecek. Bu da, salgın o güne kadar önlenmezse, hastalığı yaygınlaştıracaktır. Bu durumda ziyaretlerin, dünya ve ülke normalleşirse kurban bayramına ertelenmesini gerektirebilir” şeklinde konuştu. 
KİŞİSEL HİJYENE DİKKAT EDİLMELİ
Her şeye rağmen koronavirüsün önlenmesinde kişisel hijyen çok önemli olduğunun altını çizen Prof.Dr. Uysal, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Eldivenle, iş-sağım elbiseleriyle çalışılması, eve gelince iş elbiselerinin çıkarılması, yıkanması ve duş alınması gerekiyor. Bunların hepsi de birer maliyet, ancak kişinin ve dolayısıyla bulaştırabileceği bireylerin sağlığı bundan daha önemli. Bu manada kırsalın bilgilendirilmesi gerekiyor. Toplantılar şeklindeki bilgilendirmeler riskli. Bilgilendirmeler televizyonların prime time zamanlarında sık sık gösterilecek olan kısa kamu spotları şeklinde olmalı. Spotlarda tarım kesiminin yakından tanıdığı, saygı duyduğu kişilere yer verilmelidir. Hava sıcaklıklarının artması ile birlikte salgının etkisinin de azalacağı söyleniyor. Böyle olursa bu durum çiftçilere daha çok yarayacaktır.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.