whatsapp

CHP’den basın açıklaması

SİYASET 08.10.2018 - 11:08, Güncelleme: 09.09.2021 - 14:46
 

CHP’den basın açıklaması

Bir çok şirket yada şahıs konkordato ilan etmekte, yada iflas bayrağını çekmektedir. En basit çözüm ise işçi çıkartılarak, firmalar küçülmektedir. Bunun yansımaları da eşinin ya da çocuğunun basit bir ihtiyacını karşılayamayan babalar ve anneler intihar etmekte ya da yuvaları yıkılmaktadır. Biz bu gemide hep beraber olduğumuzun farkındayız. Batarsak da beraber batacağımızı, mutlu olursak da bundan hepimizin nasipleneceğini biliyoruz. Bunun için yıllardır, gelir dağılımın da adaletinin sağlanması, Üretimin; özellikle de Tarım ve Hayvancılığın teşvik edilmesini için feryat ediyoruz. Dünyada kendine yetebilen 7 ülkeden biri iken, bugün, her türlü tohum, buğday, arpa, pirinç, nohut, fasulye, et ve had da samanı dahi ithal eder duruma düştük. Elimiz de hiçbir milli sanayi tesisi kalmadı. En basit tuvalet kâğıdına bile muhtaç durumdayız. Yapmayın, etmeyin, şeker fabrikaları, stratejiktir satmayın dedik dinletemedik. Benzeri onlarca yanlış sayılır. Bu yapılanlardan sonra bu zor bugünlere geldik. Bu zorlukları hep beraber aşalım derken, bir duyduk dünyanın en lüks Uçağı alınmış. Ona da eyvallah dedik. Bir daha duyduk Amerikan emperyalizminin paravan ve karanlık şirketi Mckinsey şirketine teslim olunmuş. Yetkililere adeta yalvardık, bunlar bizi Osmanlının son döneminde Düyun-u Umumiye ile düşürdükleri tuzağa aynen çekiyorlar dedik. Şükürler olsun ki Cumhurbaşkanımız bu tuzağın farkına vardı. Sonuç olarak bu sıkıntılara son vermenin tek yolu; İktidarı ve muhalefeti ile. Zengini ve fakiri ile. Patronu ve işçisi ile hele Çiftçisi ve köylüsü ile herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirip, fedakârlık da bulunmasıdır. Ama öncelikle bu fedakârlığı yapacak olan, iktidarı ve yerel yönetimleri elinde bulunduranlar olmalıdır. Zaten bizi de bu noktada en çok üzen de burası olmuştur; Şöyle ki Ülkemiz ve İlçemiz insanı bu kadar zorda iken, Belediyelerin bütçesi merkez tarafından yüzde otuz kısıtlanmış ve adeta yatırımlar tıkanmış iken, Belediyemizin bütçesinden tüm yerel yönetim yetkililerini Antalya ya lüks tatile, Parti kadın kollarını Çanakkale gezisine göndermesini anlamış değiliz. Hele her gün televizyonlarda boy gösterip, hayallerimize süs katan bir hocamızı, bir sürü para harcayıp ilçemize getirilmesi daha da vahim. Kaldı ki etrafımızda o kadar kıymetli âlimler var iken.  Amacımız ilçemiz de ikilik yaratmak değil, güzel hizmetlerin yapıldığına da şahit oluyoruz. Ancak hizmetlerin kesintisiz yürüyebilmesi için gereksiz harcamalara son verilmelidir. Sürekli arsa satarak bu sağlanamaz. Yarın ülkede ve ilçede satacak bir şey kalmayabilir. Bu konuda tüm yöneticileri daha dikkatli olmasını gerekmektedir. Seydişehir kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Bir çok şirket yada şahıs konkordato ilan etmekte, yada iflas bayrağını çekmektedir. En basit çözüm ise işçi çıkartılarak, firmalar küçülmektedir. Bunun yansımaları da eşinin ya da çocuğunun basit bir ihtiyacını karşılayamayan babalar ve anneler intihar etmekte ya da yuvaları yıkılmaktadır.

Biz bu gemide hep beraber olduğumuzun farkındayız. Batarsak da beraber batacağımızı, mutlu olursak da bundan hepimizin nasipleneceğini biliyoruz. Bunun için yıllardır, gelir dağılımın da adaletinin sağlanması, Üretimin; özellikle de Tarım ve Hayvancılığın teşvik edilmesini için feryat ediyoruz. Dünyada kendine yetebilen 7 ülkeden biri iken, bugün, her türlü tohum, buğday, arpa, pirinç, nohut, fasulye, et ve had da samanı dahi ithal eder duruma düştük. Elimiz de hiçbir milli sanayi tesisi kalmadı. En basit tuvalet kâğıdına bile muhtaç durumdayız. Yapmayın, etmeyin, şeker fabrikaları, stratejiktir satmayın dedik dinletemedik. Benzeri onlarca yanlış sayılır. Bu yapılanlardan sonra bu zor bugünlere geldik.

Bu zorlukları hep beraber aşalım derken, bir duyduk dünyanın en lüks Uçağı alınmış. Ona da eyvallah dedik. Bir daha duyduk Amerikan emperyalizminin paravan ve karanlık şirketi Mckinsey şirketine teslim olunmuş. Yetkililere adeta yalvardık, bunlar bizi Osmanlının son döneminde Düyun-u Umumiye ile düşürdükleri tuzağa aynen çekiyorlar dedik. Şükürler olsun ki Cumhurbaşkanımız bu tuzağın farkına vardı.

Sonuç olarak bu sıkıntılara son vermenin tek yolu; İktidarı ve muhalefeti ile. Zengini ve fakiri ile. Patronu ve işçisi ile hele Çiftçisi ve köylüsü ile herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirip, fedakârlık da bulunmasıdır. Ama öncelikle bu fedakârlığı yapacak olan, iktidarı ve yerel yönetimleri elinde bulunduranlar olmalıdır. Zaten bizi de bu noktada en çok üzen de burası olmuştur; Şöyle ki Ülkemiz ve İlçemiz insanı bu kadar zorda iken, Belediyelerin bütçesi merkez tarafından yüzde otuz kısıtlanmış ve adeta yatırımlar tıkanmış iken, Belediyemizin bütçesinden tüm yerel yönetim yetkililerini Antalya ya lüks tatile, Parti kadın kollarını Çanakkale gezisine göndermesini anlamış değiliz. Hele her gün televizyonlarda boy gösterip, hayallerimize süs katan bir hocamızı, bir sürü para harcayıp ilçemize getirilmesi daha da vahim. Kaldı ki etrafımızda o kadar kıymetli âlimler var iken.

 Amacımız ilçemiz de ikilik yaratmak değil, güzel hizmetlerin yapıldığına da şahit oluyoruz. Ancak hizmetlerin kesintisiz yürüyebilmesi için gereksiz harcamalara son verilmelidir. Sürekli arsa satarak bu sağlanamaz. Yarın ülkede ve ilçede satacak bir şey kalmayabilir. Bu konuda tüm yöneticileri daha dikkatli olmasını gerekmektedir. Seydişehir kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seydisehirgundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.